KDV iadeleri mücbir sebep nedeniyle mükellef beyanı üzerinden iade edilmelidir!

Coronavirüs küresel salgını nedeniyle; mükelleflerin katma değer vergisi iadesi alacakları ödenemiyor! Mücbir Sebep kapsamında katma değer vergisi iadeleri...

Coronavirüs küresel salgını nedeniyle; mükelleflerin katma değer vergisi iadesi alacakları ödenemiyor! Mücbir Sebep kapsamında katma değer vergisi iadeleri 518 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile fiilen durdu. Yeni bir tebliğ ile beyannamelerin verilmesi ve mücbir sebep süresince katma değer vergisi iadeleri belli bir oran dahilinde mükelleflerin beyan üzerine kendilerine iade edilmelidir.

BEYANNAME VERİLMEMESİ KDV İADELERİNİ DURDURMUŞTUR!

24 MART 2020 tarihinde Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanan 518 sıra no’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile vergi ve benzeri ödemeler için mücbir sebep ilan edildi.

Anılan Tebliğ ile;

- 27.04.2020 tarihine kadar verilmesi gereken KDV beyannameleri 27.07.2020 tarihine, ödenmesi ise 27.10. 2020 tarihinde kadar;

- 27.05.2020 tarihine kadar verilmesi gereken Nisan ayı KDV beyannameleri 27.07.2020 tarihine ödenmesi ise 27.11.2020 tarihinde kadar;

- 26.06.2020 tarihine kadar verilmesi gereken Mayıs ayı KDV beyannameleri 27.07.2020 tarihine kadar ödenmesi ise 28.12.2020 tarihine kadar; Uzatılmıştır.

Yani ay bazında beyanname verme süreleri 3’er ay, ödeme vadeleri ise 6’şer ay uzatılmıştır.

Dolayısıyla KDV beyannameleri söz konusu tarihlere denk gelen 3 ay boyunca tahakkuk etmeyecek, fatura ve benzeri belgeler defterlere işlenmeyecektir.

YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER KARŞIT İNCELEME YAPAMIYACAKLAR!

Bilindiği üzere, katma değer vergisi iadelerinin tamamına yakını yeminli mali müşavir raporları ile yapılmaktadır. Yeminli mali müşavirlerin bu raporları düzenleyebilmeleri için sözleşme imzaladıkları müşterilerinin mal ve hizmet satın aldıkları alt mükellefleri için karşıt inceleme tutanakları düzenlemeleri gerekmektedir.

Kimi dönemlerde yıl sonuna kadar uzatılan beyanname verme süreleri ile ilgili olarak bu yıl hiçbir mükellefin katma değer vergisi iadesi alması söz konusu olmayacaktır.

Ekonominin en önemli sektörlerini oluşturan imalat, ihracat, inşaat ve lojisitik firmaları fatura ve benzeri belgelerinde ödedikleri katma değer vergilerini istisna ve indirimli oran nedeniyle müşterilerinden alamadıkları vergilerini vergi dairesinde de alamamaktadırlar.

Bu durum zaten ekonomik sıkıntı içinde bulunan, üretemeyen sektörleri iyice zor durumda bırakmaktadır.

NE YAPMAK GEREKİR?

Coronavirüs nedeniyle bir takım vergi ödevlerinin mücbir sebep nedeniyle yapılamaması nedeniyle yayınlanan mücbir sebeple ilgili 518 sayılı Tebliğ’in kapsamında ya da yeni bir tebliğ ile üretimin ve bağlı hizmetlerin durumu için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.

Bu sektörlerle ilgili beyannameler verilmeli; yalnızca ödeme süreleri uzatılmalıdır. Nitekim, aksi halde ekonomi tamamen durma noktasına gelir.

Ya da bu afetin etkisini sınırlı tutmak için genel karantina ilan edilmelidir. Bir taraftan yarım yamalak imalat bir taraftan da esnek karantina olmaz.

Eğer genel bir karantina uygulanmayacaksa bu durumda üretim yapan, imalat kuruluşları, ihracat ve ithalat ile lojistik kuruluşlarında hizmet gören özellikle defter, belge ve muhasebe işlerini yürüten insanlara bu işlemlerini sürdürmeleri için gerekli koşullar sağlanmalıdır.

Buralarda çalışanların ücretleri devlet tarafından ödenmeli, bu hizmetlerin aksamaması için önlemler daha ciddi ve sıkı bir şekilde alınmalıdır.

Ancak bu suretle fatura ve benzeri belgeler düzenlenecek, belgeler defterlere işlenecek bundan sonra da karşıt inceleme tutanakları düzenlenebilecektir.

BAŞKA BİR RADİKAL ÇÖZÜM VE ÖNERİ

Belli bir tarih ve dönem esas alınarak katma değer vergisi iade işlemlerini rutin olarak alan, haklarında özel esaslar uygulanmayan, vergi dairelerinde sürekli iade alan mükelleflerin karşıt incelemeleri de mücbir sebep kapsamında bir süreliğine ihmal edilerek bu belgelerin daha sonra sunulma olanakları getirilmelidir.

Ya da sürekli katma değer vergisi iadesi alan ve işlemlerinden şimdiye kadar özel esasları gerektirecek bir husus bulunmayan mükelleflerin beyannamelerinde iade edilecek katma değer vergisi olarak gösterdikleri verginin belli bir oranda kendilerinde ödenmesi sağlanmalıdır. Bunun için bir koşullu taahhütname de istenebilir.

Sesleri duyuyor gibiyim ‘’olur mu öyle şey’’ diye! Unutulmamalıdır ki Türk Vergi Sistemi beyana dayalıdır.

Bir iki yanlış kişi ve kurum için özveri ile; üretim, ithalat, ihracat ve inşaat yapan koca bir mükellef kitlesi mağdur edilmemelidir.

Yani bir hırsız için bütün mahalleyi cezalandırmamak gerekir!