Ekonomi ile ilgili kanun değişikliğinde halka yarayan bir şey yok...

AKP milletvekilleri tarafından TBMM’ne sunulan Torba Kanun Teklifi Genel Kurulda da kabul edilerek kanunlaştı. Düzenleme ile; ağırlıklı olarak vergi, gümrük, enerji, sosyal güvenlik, Merkez Bankası ve banka kredilerinin düzenlenmesi, yurt dışında çıkış harcı, kaçakçılıkla mücadele, sermaye piyasası ve elektrik piyasası mevzuatı ve bazı diğer kanunlarda değişikliler yapılmaktadır.

GELİR VERGİSİNDE DE “HASILAT ESASLI VERGİLEME” UYGULAMASINA GEÇİLİYOR

Daha önce katma değer vergisi mükellefleri için yasalaşan “hasılat esaslı vergileme” bu kez de gelir vergisi mükellefleri için de getirildi. Bu düzenleme küçük ölçekli mükelleflere uygulanacak bir düzenlemedir. Bu hükümden faydalanacak gelir ve katma değer vergisi mükellefleri, hasılatları üzerinden belirlenen oran üzerinden bir vergi ödeyecekler.

Buna göre, ticari kazancı basit usulde, işletme hesabı veya bilanço esasına göre tespit edilenler ile mesleki kazancı serbest meslek kazanç defterine göre tespit edilenlerden, Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen sektör ve meslek gruplarında faaliyette bulunanlar, talep etmeleri halinde belirlenen faaliyetlerden elde ettikleri gayri safî hasılatlarının belirli bir oranını bu faaliyetlerine ilişkin vergiye tabi kazanç olarak beyan edebileceklerdir.

Böylece;

  • Ticari kazancı basit usulde, işletme hesabı veya bilanço esasına göre tespit edilenler ile,

  • Mesleki kazancı serbest meslek kazanç defterine göre tespit edilenlerden,

Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen sektör ve meslek gruplarında faaliyette bulunanların talep etmeleri halinde belirlenen faaliyetlerinden elde ettikleri gayrisafi hasılatlarının belirli bir oranını bu faaliyetlerine ilişkin vergiye tabi kazanç olarak esas alabilmeleri sağlanmaktadır. Hasılatlarından giderlerini düşmeleri söz konusu olmayacağından belge toplama zorunlulukları da olmayacaktır.

Bu uygulama ile 1950 yılından beri devam eden beyan sistemi ve ‘’kayıt dışı ekonomiyi kayıt altına alma, belge düzenini yerleştirme’’ çabalarına darbe vuran bir uygulama sürecini başlatacaktır. Bir zamanlar memura, işçiye, esnafa fatura ve fiş toplatıp, ‘’kayıtlı ekonomiye geçiş mücadelesi veren’’ Maliye bu düzenleme ile bu 1950, 1970 ve 1980 öncesi ‘’götürü vergileme’’ uyguylamasına dönmektedir.

ELEKTİRİK MOTORLU OTOMOBİLE VERGİ DESTEĞİ

Kanun teklifinin madde gerekçesinde; Ülkemizde elektrik motorlu otomotiv markası/markalarının üretilmesinin ve bu araçların yurtiçinde tercih edilirliğinin vergisel yönden desteklenmesi için düzenleme yapılmaktadır.

Bütün dünyanın önemsediği sera etkisi yaratan egzoz gazı salınımını ortadan kaldıracak teknolojilerin geliştirilmesi için elektrik motorlu taşıt araçlarının ürtiminin özendirilmesi, yerli otomobil üretiminin teşviğinin desteklenmesi amaçlanmaktadır.

Bu amaçla, ‘’yatırıma katkı tutarını, söz konusu malların ilk iktisabı dolayısıyla 31/12/2035 tarihine kadar vergi dairesine ödenen özel tüketim vergisinin, takvim yılının üçer aylık dönemleri itibarıyla bu mükelleflere kısmen veya tamamen, nakden ya da vergi borçlarına mahsuben ödenmesi suretiyle kullandırmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir.’’ Şeklinde düzenleme yapılmaktadır. Hazine ve Maliye Bakanlığı uygulamanın usul ve esaslarını belirlemeye yetkilidir.

YURT DIŞI ÇIKIŞ HARCI ARTIRILIYOR

Yurt Dışına Çıkış Harcı Hakkındaki 5597 Sayılı Kanun ile yurt dışına çıkış yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından çıkış başına 15 lira harç alınmaktaydı. Bu miktarın yeni düzenleme ile 50 liraya çıkartılmaktadır. Bu miktarın 3 katına kadar artırılması konusunda da Cumhurbaşkanına yetki verilmektedir. Yurt dışına çıkış harcının mükellefi, yurt dışına çıkış yapan kişiler olarak hükme bağlanmıştır.

Yurt dışına çıkış tarihi itibari ile; yurt dışında oturma izni bulunanlar, 7 yaşını doldurmamış olanlar, pasavan ve benzeri belgelerle çıkış yapanlar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne kimlik belgesiyle çıkış yapanlar ile yurt dışına ticari amaçla sefer yapan kara, deniz, hava ve demiryolu toplu taşıma ve yük taşıma araçlarının mürettebatı elemanlarından yurtdışı çıkış harcı alınmamaktadır.

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) verilerine göre, 2018 yılında 8 milyon 383 bin Türk vatandaşı yurt dışına çıkmış. Ortalama olarak bu yurttaşların hepsinin harç ödediğini var sayarsak 126 milyon lira harç geliri Devlet bütçesine girmesi gerekir. Yurt dışına çıkacak yurttaş sayısının 2019 yılında ise 10 milyona çıkacağı tahmin edilmektedir. Bu durumda 500 milyon lira bir bütçe geliri elde edilmesi söz konusu olacaktır. Düzenleme ile önemli bir bütçe gelirine kavuşulacağı hesap edilmektedir.

KAYIT DIŞI VARLIKLARIN BEYAN EDENE VERGİ İNCELEMESİ YOK

Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin Türkiye’de sahibi olduğu, ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar 31 Aralık 2019 tarihine kadar beyan edilmesi yeniden düzenleniyor. Bildirilen yurtdışı ve yurtiçi varlıkların değerleri üzerinden yüzde 1 oranında vergi tarh edilecektir.

Bu varlıkların bilançolarda yarattığı büyüklük için bundan başka herhangi bir vergileme yapılmayacaktır. Bu değerler vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilecek. Beyan edilen taşınmazların ayni sermaye olarak konulmak suretiyle işletme kayıtlarına alınması halinde, sermaye artırım kararının beyan tarihi itibarıyla alınmış olması ve ticaret siciline tescil edilmesi kaydıyla bu uygulamadan yararlanılabileceklerdir.

Türkiye’ye getirilen veya kanuni defterlere kaydedilen varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak da kabul edilmeyecektir.

Bu hükümden yararlanılabilmesi için bildirilen veya beyan edilen tutarlara ilişkin vergi vadesinde ödenecek, varlıkların beyan tarihinden itibaren 3 ay içinde Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi gerekir.

Cumhurbaşkanı, bu düzenlemedeki süreleri, bitim tarihlerinden itibaren 6 aya kadar uzatabileceği hükmüne göre de bu uygulamaya Haziran 2020 kadar devam edeceği görülmektedir.

Bu ülkenin tek derdi sanki kayıt dışı paranın vergisiz kayda alımasıymış! Yılda iki defa bunlara af geliyor. Daha önceki bir yazımda yazmıştım. Köpek gezdirerek para kazananlar kendiliğinden Maliyeye başvurarak vergi vermek isterken kara paracılara daha önce sıfır vergi oranı uygulanmasına rağmen yine de paralarını getirmediler! Bu kadar kara para seviciliği fazla olmuyor mu?

GÜMRÜKTEKİ KAÇAK TAŞITLARA ÖTV AFFI

Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun, eşyayı, aldatıcı işlem ve davranışlarla gümrük vergileri kısmen veya tamamen ödenmeksizin ülkeye sokan kişilerle ilgili başlatılan bir soruşturma veya kovuşturma kapsamında bulunan ve müsadere (zor alım) kararı verilmemiş kara taşıtlarıyla ilgili özel tüketim vergisi affı düzenlemesi yapılıyor.

Buna göre, taşıtın tasfiyesinin tamamlanmamış olması, 31 Aralık 2019 tarihine kadar ilgili gümrük idaresine başvurulması ve taşıtın ilk iktisabında ödenmesi gereken Özel Tüketim Vergisi’nin (ÖTV) yüzde 25 ’inin ilgili tahsil dairesine ödenmesi şartlarının birlikte gerçekleşmesi halinde araç hakkında el koyma ve müsadere kararı verilmeyecek, mevcut el koyma kararı kaldırılacak ve el konulan aracın sahibine iade edilmesine karar verilecek. İadesi talep edilen ulaşım araçlarının muhafazasına ilişkin masraflar araç sahibi tarafından ödenecektir.

Bu düzenleme ile kaçak otomobil edinen, bayiden araç alana göre; yüzde 75 daha fazla ÖTV ve KDV ödemektedir.