Sen kimsin ki Süleyman Soylu?

Saygı Öztürk saygıyı hak eden basın emekçisi, fikir işçisi, gazeteci, adam gibi adam ve gazetecilik mesleğinin namus abidesidir. Saygı Öztürk'ü "namussuzluk"...

Saygı Öztürk saygıyı hak eden basın emekçisi, fikir işçisi, gazeteci, adam gibi adam ve gazetecilik mesleğinin namus abidesidir. Saygı Öztürk'ü "namussuzluk" ile suçlamak ne Süleyman Soylu'nun ne de bir siyasetçinin ne de bir bürokratın haddi değildir.

İçişleri Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin en önemli kurumlarının başında gelir.

Meslek hayatım boyunca bu makama gelen çok sayıda siyasetçi tanıdım.

Ve diyebilirim ki sarayın ataması Süleyman Soylu denen bu kişi o bakanların hiç birinin yerini asla dolduramaz.

40 yılı aşkın meslek hayatı olan Türkiye'nin gözbebeği gazeteci yazar Saygı Öztürk'e, Soylu'nun söylediği "Namussuz" sözcüğü Türk siyasi hayatında "kara leke" olarak anılacaktır.

Ne demek namussuz?

Ey Soylu; Bir bakan olarak böyle bir hakareti bırakın bir gazeteciyi bir insana nasıl yaparsın?

Partini terk edip AKP'ye geçen sen değil misin?

İstifa etmeyi bile beceremeyen sen değil misin?

Sen namus timsali bir gazeteciye, "namussuz" diyerek sadece kendini küçük düşürmekle kalmadın, Türk polisine, Türk jandarmasına layık bir bakan olmadığını da gösterdin.

Cumhurbaşkanlığı kabinesine layık bir bakan olmadığını da ispatladın.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin en önemli makamlarından birini hak etmediğini de ispatladın…

Bakan oldun diye vatandaşlara hakaret etme hakkı mı kazandın?

Sen mahallede misket oynarken, Saygı kardeşim bakanları, başbakanları, cumhurbaşkanlarını bugün olduğu gibi onuru ile izliyordu.

Karınca dahi incitmeyen ve mesleğini şerefiyle yaparak ödüller kazanan, onlarca kitap yazan ve tüm siyasetçilerin değer verdiği Saygı Öztürk bil ki senin bu hakaret sözünle asla değer kaybetmez.

Saygı Öztürk'ün yazısında adı geçen kişiler haklarında bir haksızlık bir yanlışlık yaptılarsa basın kanununa göre, "tekzip" hakları ile maddi ve manevi tazminat haklarını kullanırlar.

Eğer yanlış bir haber ise yargı kararı ile aynı sayfa aynı sütunda tekzip yayınlanır.

İstifa ile AKP'liler arasında kaybettiğin prestijini namus abidesi gazeteciye saldırarak kazanmaya mı çalışıyorsun?

Erdoğan'ın nezdinde kaybettiğin itibarını bu hakaretinle yeniden kazanmaya ve tekrar gözüne girmeye mi çalışıyorsun?

Değerli okurlarım,

Soylu mesajında AKP'lilere şöyle sesleniyor;

"Bugünden sonra bu namus düşmanını kim muhatap alırsa, gözümde aynı namussuzluğun ortağıdır, haysiyet celladıdır"

Görülüyor ki; Soylu kendini de makamını da, konumunu da aştı…

Kendini Erdoğan'ın yerine koymuş hatta Erdoğan'ın dahi bugüne kadar yapmadığı şekilde; AKP camiasına bu kadar sert ve hakaret dolu talimat verebiliyor…

Değerli okurlarım,

Halkın haber alma hakkı çerçevesinde etik mesleki kurallar ve yasalar çerçevesinde haber yapan, köşe yazısı yazan kişilerdir gazeteciler.

Anayasa ve yasalarla tanımlanan sınırlar içerisinde mesleklerini icra ederler.

Yanlış bir bilgiyi yazabilir, kimi haber kaynakları tarafından da yanıltılabilir.

Ancak bunları düzeltmenin yolu yasalarda çok açık ve net belirlenmiştir.

Saygı Öztürk'ün Trabzon'daki yaşananlara yer verdiği yazısında hata, eksik ya da fazla varsa yüzde yüz eminim ki ilk yazısında düzeltir, hatta özür diler.

Ancak yazdıkları doğru ise bu saldırı neden?

AKP'li siyasetçilerin dokunulmazlıkları mı var?

Değerli okurlarım, "Haksızlıklara karşı susan dilsiz şeytandır" sözünü benimseyen bir gazeteciyim.

Meslektaşlarıma yapılan saldırıları, yargısız infazları, siyasi yargı kararlarını hazmedemiyorum.

Gazetecilik suç değildir…

Değerli okurlarım,

Rüyamda görsem inanmazdım.

Devlet Bahçeli ile Doğu Perinçek'in siyasi işbirliği herhalde Türk siyasi hayatının en çarpıcı işbirliğidir.

Her ikisi de AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın destekçisi olarak Cumhur İttifakı'ndalar.

Geçenlerde, Perinçek bir televizyonda konuşurken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli için "Uyarıyorum" diyerek görüşlerini açıkladı…

Vay, sen misin uyaran?

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Doğu Perinçek'e ve CNN Türk'e şöyle tepki gösterdi.

"D. Perinçek denen müptezel CNN TÜRK'de Devlet Bahçeli'yi uyarıyorum diyor.

Siyasi ederi 0,25' olan bu şahsın Semiha Şahin denen moderatör tarafından ala ile vala ağırlanması manidardır."

Müptezel, "saygınlığını yitirmiş, bayağılaşmış, değerini yitiren, değersiz" demektir bilirsiniz…

Perinçek siyasi hayatında bu tür saldırılara çok sert karşılık veren bir siyasetçiydi.

Ama bu kez "süt dökmüş kedi" gibi oldu…

Ve Vatan Partisi'nin gönderdiği bir basın açıklamasında söze şöyle başladı:

Doğu Perinçek'ten Cumhurbaşkanı'na arz:

"Ayasofya'nın statüsü değişirse, Türkiye ekonomi ve güvenlikte sorunlarla karşılaşır"

Etiketler
Süleyman Soylu