Erdoğan benle canlı yayına cesaret edemez

Kemal Kılıçdaroğlu ile Recep Tayyip Erdoğan’ı 23 Haziran seçiminden önce TV’de canlı yayına davet etmiştim. Kılıçdaroğlu’ndan bana yanıt geldi ki...

Kemal Kılıçdaroğlu ile Recep Tayyip Erdoğan’ı 23 Haziran seçiminden önce TV’de canlı yayına davet etmiştim. Kılıçdaroğlu’ndan bana yanıt geldi ki Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’a şöyle meydan okudu.

“Erdoğan’ın benimle canlı yayına çıkacağını sanmıyorum. Cesaret edemez”

Erdoğan ve danışmanlarından ise henüz bir yanıt yok.

Kılıçdaroğlu’nun “Cesaret edemez” meydan okumasından sonra bakalım Erdoğan’dan “cesur” bir yanıt “varım” diye gelecek mi?

Yoksa Erdoğan bu televizyon canlı yayın davetinden de kaçacak mı?

3 Kasım 2002 seçiminden önce CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile AKP'nin Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, 22 Ekim 2002 gecesi Uğur Dündar'ın “Seçim Arenası” programına çıkmışlardı.

Erdoğan 17 yıldır şöyle bir bahane üretiyordu:

“Biz kazanan tarafız, kaybedenlerle yayına çıkıp neden onlara puan kazandıralım?”

Erdoğan ve adayı Binali Yıldırım, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını Millet İttifakının CHP’li adayı Ekrem İmamoğlu’na karşı kaybedince Erdoğan fikir değiştirdi.

Yıldırım’a canlı yayına çıkma izni verdi.

Bu akşam FOX TV’nin ve Türkiye televizyonlarının en sevilen televizyoncusu, gazeteci yazar İsmail Küçükkaya’nın moderatörlüğünde İmamoğlu ve Yıldırım televizyon canlı yayınlarında kozlarını paylaşacaklar.

Şimdi önemli bir bilgiyi sizinle paylaşayım.

AKP’ye yakınlığı ile bilinen ve son seçimlerle ilgili anket sonuçları ile dikkat çekerek güven kazanan MAK Danışmanlık sahibi Mehmet Ali Kulat bu gece yapılacak yayınla ilgili önemli bir çalışmayı şöyle duyurdu:

“Finansmanı abonelerimiz tarafından karşılanacak; Sayın İsmail Küçükkaya moderatörlüğünde Sayın Binali Yıldırım - Ekrem İmamoğlu ile yapılacak program sonrasında program biter bitmez Call Center üzerinden 33.000 kişiyi (seçmen sayısının binde üçünü) arayacağız.

%40 sabit Telekom, %20 Vodafone, %20 Türkcell, %20 Telekom’un cep telefonlarından aramalar yapılacak.

Bu araştırmada sorular şöyle olacak,

- 31 Martta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde hangi adaya oy verdiniz?

- Tartışmayı izlediniz mi ve kanaatiniz nedir?

- 23 Haziran da hangi Adaya oy vereceksiniz?”

Kulat’ı arayarak sordum:

Ekrem İmamoğlu ve Binali Yıldırım’ın bu çalışmadan haberi var mı? Sonuçları ne zaman açıklayacaksınız?

Mehmet Ali Kulat, “Çalışma hakkında her iki aday da bilgilendirildi. Programa toplumun ilgisi ile seçmene etkisini anlamaya çalışacak, çıkan sonuçları en hızlı şekilde uzmanlarla bilimsel değerlendirmesini de yaparak açıklayacağız” diye yanıt verdi.

MAK Danışmanlığın bu araştırmasında iki önemli nokta olduğunu vurgulayayım.

Birincisi finansmanın vatandaşlardan tarafından karşılanacak olmasıdır.

İkincisi ise uzmanlarla bilimsel bir çalışma da yapılacağıdır.

Bu iki nokta çalışma sonucunun “bağımsızlığının” göstergesi olacaktır.

EDEP

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu devletin valisine kimsenin, ben edep ederim ağzıma alamam, bu ifadeyi kullanma hakkı yoktur" dedi.

Peki,

Erdoğan, Devletin kurucuları Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları için "iki ayyaş" derken neden edep etmedi?

Erdoğan, “Çiftçinin hali ne olacak? Anamız ağladı. Hangi yüzle geliyorsun buraya?” diye bağıran vatandaşa, “Ananı da al git” derken neden edep etmedi?

Değerli okurlarım,

Zalimleri dize getiren efsane kahramanlar tarihimizde vardır… Bu kahramanlar her türlü adaletsizliğe bayrak açtılar, haksızlıklara, hukuksuzluklara ve zulme karşı hep kazandılar.

Malkoçoğlu,

Köroğlu,

Dadaloğlu

Günümüzde de Yandaş Seçim Kurulunun haksız, hukuksuz ve adaletsiz şekilde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal edip mazbatasına el konulan kahraman bir siyasetçi var:

Ekrem İmamoğlu…

Ecevit der ki;

“Ne ezen, ne ezilen, insanca hakça düzen…”

Köroğlu der ki;

“Padişaha bile eğmeyiz başı…”

Dadaloğlu der ki;

“Hakkımızda devlet etmiş fermanı, Ferman padişahın dağlar bizimdir…”

Ve son sözüm İsmail Küçükkaya’ya;

Adil ol… Sakin ol…