İstismar, şiddet Ahmet Kural ve Sıla

KAYDA GEÇSİN

Kadın , çocukların velhasıl insanların birbirlerini istismar etmeleri şiddetten ibaret değil .

Çok çeşidi var .

İlişkilerde ise çiftlerden birinin diğeri üzerinde güç ve kontrolü elinde tutmak için yaptığı hareketlerin toplamıdır istismar, şiddet sadece bir tanesi .

Hatta bazen fiziki istismar çürük , iz bırakmaz, can yakmaz mesela yüzüne tükürür, tabak fırlatır , bir şey atar , silahla korkutur , küçültücü sözler söyler, saçını çeker, itekler, sekse zorlar, gitmesine mani olur veya tam tersi zorla bir yerlere sürüklemek hepsi istismardır .

İstismarın çeşitli formları var , Maaşallah bizde hepsi bol ve utanç verici miktarda , dünyada da öyle ama bizde hala örtbas yöntemleriyle ölümü gösterip sıtmaya razı etme durumu en tehlikelisi fakat Ahmet Kural’a manken kınamalarıyla , Sıla’dan yana olmakla , veya haberlerde ‘ Ahmet Kural ve Sıla durumunda son gelişme ‘ diye anonslarla çözümlenecek bir mesele değil .

Şu an meseleye yaklaşım biçimlerinde de arıza , istismar yok mu , İstismar kabul edilemez fiziki şiddeti kınamakla sınırlı olamaz, demek istediğim bu , açık net .

İstismarın ilk akla gelen kategorileri, Duygusal, Sözel , Seks, Finansal, Psikolojik ve Takipçilik suretiyle rahatsızlık vermek ki daha sonraki aşamaları da genelde cinsel tacize varıyor .

Bu sonuncusu digital ortamda takipçileriyle övünenler çağında çok tuhaf değil mi ? Takip edilmek isteyen kurbanın kendi oluyor !

İstismarın envai çeşidinin medya yoluyla kurumsallaşmış halini gördük yıllardır , duygularımızda istismar edildi bu haberlere yaklaşımlarla okuyucu , izleyici olarak .

Aynı meslek ve ortamda sevgili olarak bilinen çiftlerden biri diğerini eşekten dönmüş karpuza çevirerek ortada bırakıyor , kötü söz yok ama yeni sevgili arkada bırakılanı çeşitli şekillerde aşağılıyor psikolojik travmaya neden oluyor . Çook görüldü medyamızda.

Psikolojik travmaya neden olabilecek maddi,manevi , kurumsal baskılar , ayrımcılık , yok sayma, işsizliğe , açlığa mahkum ederek haysiyetiyle oynama bunların hepsi istismardır. Hepsini gördük .

Çok yakın arkadaşların bildikleri sırlarını birbirlerine şantaj yapmak için kullandıklarını da gördük medyada . Bunlar hep istismarın daniskası .

İstismar edenin devlet sanatçısı , fahri doktora ünvanlı olanınıda gördük. Eğri oturalım doğru konuşalım .

İstismar ; yapanların at koşturduğu çok geniş bir alan , Sıla ve Ahmet her ikiside bu tablonun içinde yer alarak , çünkü yetşkinler , gönüllü günah keçileri olmayı seçmiş dahi olabilirler , ancak aralarındaki şiddet bu alanda olup biteni karartmamalı ve sınırlamamalı .

Şiddet savunulmaz , dünya kınıyor ama aynı dünya Yemen’i bombalayanlarla yiyor, içiyor, ticaret yapıyor , ve bu sırada insanlık ayıbı canlar alıyor.

Benim Ahmet Kural ve Sıla olayından aldığım ders bu hikayede kahraman yok , baştan aşağı rezalet var.

Maalesef pırıl pırıl bir oyuncu ve yorumcunun bu şekilde bir araya gelmemesi gereken içler acısı bir tablo var.

Kınamaların ise konuyu iyice anlamadan yapılırsa toplumsal faydası yok. Ciddi meseleleri en sıradan aptallar bile eleştirip, şikayet edip , lanetleyebilir , ama çözümde niyet ciddi ; ise bu duruma kontrollü, kişilikli , anlamaya açık beyin ve yüreklerle yaklaşmak lazım değil mi . KAYDA GEÇTİK efendim, bulaşmayalım dedik çenemizi tutamadık.

Saygıyla necefugurlu@gmail.com