İnatçı insanlar medyası

KAYDA GEÇSİN Kişisel çıkarlarına uygun siyaset biçimleyerek yandaşlıktan rant elde eden ciddi bir kesim var , bunlar aslında Ak Partinin iddialı...

KAYDA GEÇSİN

Kişisel çıkarlarına uygun siyaset biçimleyerek yandaşlıktan rant elde eden ciddi bir kesim var , bunlar aslında Ak Partinin iddialı kriterlerine filan da uymuyorlar , ama sanki Ak Parti bu vurdum duymaz ‘öteki’leri tarafından güçlendi , doğrusu çok da itibar gördüler , baş tacı edildiler inkar eden taş olsun ama şimdilerde kıvırtıyorlar .

Muhalefette yok mu böyleleri , elbette var ama onlara gelene kadar bunlar çok yaman .

Hem çağdaş hem liberal , hem demokrat filanız diyeni var iyice üşüttüler .

Bu arkadaşlar için olmanın sonu yok hem kadınım hem kuş hem erkek hem erik ağacı hem yer , hem gök , hem sevgili, hem eş, hem arkadaş hem düşman , hem borsacı hem sanatçı , hem pilav hem kokteyl , aynı anda herşey olabiliyorlar.

Genelde Büyük bütçeleri kontrol edenlerle yakın dostlar . Dostluk anlayışları bu şekilde .Zaten memlekette kıçına takılacak zengin sıkıntısı yok , iyi de insanlar yantiri seviyorlar sıkıntı kendi kendine ayakta duran haysiyetli insan sıkıntısı .

Aslında aklıbaşında insanlara yasak gerekmez mesela pandemi varken sokağa zaten çıkmazlar , lakin bunlara aklı başlarından gittiği için de değil, toplum sağlığı açısından tehlikeli oldukları için artık sokağa çıkma , konuşma yasağı şart .

Ülkeye , Cumhuriyete sadakat meselesinde ise fena sınav veren verene .

Cumhuriyet projemizde yer alan değişik etnisitelerin kimileri zulümden kaçıp bu topraklarda hayat bulan insanlar , büyük annem bunlardan biriydi hep kendi ülkesini özledi , bizi hem sevdi hem sevmedi ! Bitmedi özlemi , ne acıklı hep sustuk sabrettik , azar işittik .

Şimdi bu gözümüzün bebeği olmuş insanların dil ve kültürlerini koruyamamak hususunda Cumhuriyete sitemleri çok can sıkıcı bir hal aldı , geçenlerde zulümden kaçışlarının yıl dönümünde Türkiye Cumhuriyetine dillerini koruyamadıkları için sitem ettiklerinde bir sen eksiktin büyükannem rahmet istedi herhalde dedim .

Size kucak açan bu topraklarda konuşma diyen mi oldu , evlenmişsin, karışmışsın , eşit yurttaşsın , ötesi için yerinde kalıp savaşmalıydın , benden daha ne istiyorsun elimden gelen bu , nedir bu sitem , kimseyi kral kapısında fedai pas pas filan da yapmadı bu Cumhuriyet çok önemli noktalarda söz sahibi siyasetçilerde çıkarttınız , nedir bu nankörlük , modaya mı uyuldu birde sen vuruyorsun , bu Cumhuriyet kapılarını açarken sana temel kuruluş prensiplerinden , devletin dilinden vaz geçeceğini yerine senin anadilini koyacağını mı söyledi ?

Asıl sorun ise bu hücumlara ekranlarda fitne, ülkeyi kötüleme merakından yer verilmesi , ağızlarından çıkanı duymuyorlar . Sonra birlik beraberlik , nasıl olacak 40 tane resmi dille mi ?

Medya haber verme yeteneğini zaten maalesef yitirdi , boş sokaklarda sunucu dolaştırarak evet boş sokak anlatarak gazetecilik yılın modası .

Hepsi aynı , sokakta es kaza bir evsiz görürlerse bu sefer birden arabesk bir farkındalık , sosyal dokundurmalar gırla …gülelim mi ağlayalım mı sahtekarlık karşısında bilemem.

Kovid 19 kol gezer ve sokağa çıkma yasağı varken zaten sahada gazetecilik dünyada bile zor ancak bilhassa örgütlü olanlar yolsuzlukların üstüne gidiyorlar ICIJ ( The International Consortium of Investigative Journalists ) bakıyorum uluslararası bir dayanışma içinde , öldürülse, içeri girse de birileri devam ediyor ve Luanda, Angola’dan giriyorlar, Panama kağıtlarından , Isabel Dos Santos’dan çıkıyorlar, kimse durduramıyor , gözü kara gazeteciler global bir network sizler bunlardan uzaksınız , genelde dünya haberlerini veremiyorlar .

Uçak düştü onun haberini zor verdiler , kara duman gösterip nereye düştü diye bize sordu yahu , bekle haberi al sonra ver be kızım ben ne bileyim sokağa mı düştü .

Ekonomi tartışmaları halk değil iktidara akıl verme niteliğinde, bizi salak zannedip düdüklü tencere örneğinden giriyorsan ve biz aptalsak ne anlatıyorsun o zaman ?

Bir ‘gazeteci ‘ de çok yoruldum diye şikayet etti , siz Amanpour’un yorgunluktan şikayet ettiğini duydunuz mu , dilim tutuldu vallahi , bu nedir böyle .

Anlattıkları her şey kendileri hakkında ama haber yok , çok tatlı insanlar ama gazetecilik siyasileri tantinlemek olunca başka bir şey , aslında eğlenceli , karşılarına oturan siyasetçiler de yüceltildikçe ağızları kulaklarına varıyor kafaya alınıyorlar izleyici de eğleniyor ve ilginç yan sadece izleyici farkında ekrandakiler alan razı satan razı .

Oluşan Medya dili hakikaten içler acısı bir laubaliliği samimiyet sanıyor , demokrasilerde öğleden sonra kuşaklarının mahalle karısı dili olur mu olurmuş ama etkilediği televizyon gazetecileri olması olacak iş değil !

Görevini yapan herkes bu dilde sanki lütfen yapıyor, ‘Allah Razı Olsun’ , ‘Eksik Olmasın’ , ‘Lütfettiler’ diye iltifat görmeyen görevli kalmadı , demek kimseden görev yapması beklenmiyor ki yapanlara sadaka vermişler gibi dua ediyoruz !

Bu medyayı kim izliyor , bence yoğun bir şekilde birbirlerini izliyorlar, etkiliyorlar . Çok tuhaf bir durum !

Özgürlük ise iktidar medyası içinde söz konusu değil hatta onlar için asıl hiç değil .

“15 yaşında biri cinsel olgunluğa eriştiğine göre rızası geçerlidir.”

Diyebilen bir insana soru soruyorlar , matrak olsun diye belki çok özel kısıtlı dost çevrelerinde sarakaya almak için belki , ama kamu yayıncılığında olacak iş mi ?


Hamile kadın sokağa çıkmaz diyene bırakın soru sormayı , program başına üste para verilir mi ? Bunun savunması olur mu , hem de devlet televizyonunda , sanki hamileler bu devletin yurttaşı değiller , onu bile kapının önüne koyamadılar hangi özgürlük .

Canlı yayın konuğu istediğini söyler diye savunan kadın çıktı yahu , sonra üste para aldığı anlaşıldı adamın , peki ne oldu ? Hiç savunan milletvekili oldu .

Ve haftalardır bizleri geren ekran tehditi RTÜK’den 3 program cezası aldı , 3 program sonra kendisini görebiliriz , program devam ederse ….bakalım biz bu programı kaldırdık diyecek cesaret özgürlük var

mı , o özür samimi miydi ?

Ülkeyi inada kurban etmenin ne anlamı var , bazı eski AKP’li şimdi muhalif siyasilerin ne şiş ne kabap yansın sözlerinden akıl damıtmak imkansız , ne inat ama adamlarda , kendileri doğru herkes yanlış ben milli ve dindar görünüp ülkesi , dini yerine inadını tercih edenlerden sıkıldım . Alternatif mi bunlar , CHP zihniyetiyle hep mücadele etmiş , bu lafı söylediği muhalif kanal şimdi bu özgürlük mü oluyor !

Çelişkiler içinde özel bir egotizm halinde kendinden başkasını gözü görmeyen inatçı bir adamdan ne hayır bekleniyor hala ne soruluyor yahu .

Gerçekleri , ülkesini , başarısızlıklarıyla yüzleşmeyi kendilerinden daha çok seven siyasetçilere ihtiyaç var .

İnat büyük bir siyasi zafiyet halinde çünkü başarısızlık , cehalet, yanılgıyla kolkola yoksa doğruda inat etmek sebat olsa başımızın üstünde.

Velhasıl opportunism her mesleği kendine göre tarif ederek oldum sananlarla epey yerleşti .

Kurtuluruz inşaaalah , Gürkan Hacir’in ‘Taksim Meydanı’ nda Muharrem Bey bir swap nedir anlattı tadı damakta kaldı ,

haftaya İlhan Kesici varmış ,gel de merak etme , zirvedeler ben başarılı programlardan endişe eder oldum sen misin başarılı diye kaldırılmalarından korkar oldum bir de böyle sinsi rekabet beni öldürecek, hoş hep vardı .

Sayın Kesici’yi bekliyoruz , SAYGIYLA KAYDA GEÇSİN EFENDİM necefugurlu@gmail.com