İş Bankası hisseleri yaralı dilimiz, tarihimiz şimdi de ‘Altı Okka’ çıktı başımıza

KAYDA GEÇSİN Televizyonun mucidi , ilk görüntüyü yakalayan Philo Farnsworth icadı çalışmaya başlayınca ‘ Allahın Cezası Çalışıyor !’ diye telgraf...

KAYDA GEÇSİN

Televizyonun mucidi , ilk görüntüyü yakalayan Philo Farnsworth icadı çalışmaya başlayınca ‘ Allahın Cezası Çalışıyor !’ diye telgraf çekmiş . Nerden bilmiş taa o zaman icadının hakikaten bizim memlekette bir gün Allahın cezası hal alacağını .

Önce son günlerin büyük tartışmasının eksik kalan yönünüyle başlayalım.

Televizyon dramalarındaki konuların , Türkçe dilinin içler acısı hali ortada .

T.C Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek kurumu Atamız’ın mirasıyla güvence altına almak istediği ‘Dil’ ve ‘Tarih’ mirasına ne kadar sahip çıkıyor acaba sorusu tam da İş Bankası Hisselerinin tartışıldığı şu günlerde akla gelmez mi ?

Ekranlarda ‘Dil ve Tarih ‘ bakımından çok büyük arızalar var .

Dilini eşek arısı sokmuş kim varsa ekranda . Tarih dizileri ise

Modern tesettür defilesi gibi gerisi malum .

İş Bankası hisseleri konuşulurken şu işe de bir bakılsa fena mı olur , neticede gözümüzün bebeği İş Bankası hisseleri Atamızın miras olarak bıraktığı para değerinden öte tarih ve dilimizi korumayı amaçlayan kutsal bir görev değil mi ?

Dilimiz ne hale geldi gören , duyan yok mu , kendi aralarında yabancı dil filan mı konuşuyorlarda biz anlamıyoruz acaba ve bu durumda hangi millilikten bahsediliyor .

Kelimeler ise bağlamlarından uzakta , anlamlarını yitirmiş kendilerine ait olmayan anlamlarla kullanılmaktalar , kelimeler kendilerine şaşırır haldeler ben bu anlama mı geliyordum diye .

Koskoca ‘main stream’ medyaya yıllarca hükmetmiş Allah ömür versin en yaşlı medya patronu sabah akşam ekranlarda ‘altı okka yürek’ ten bahsediyor , herhalde ‘cesur’ demek istiyor .

Lakin o sıfatın amiyanesi de olsa doğrusu ‘mangal yürek’ pek zarif değil ama hadi ona bile razıyız , ‘ altı okka ‘ her ne kadar testis ağırlığı için kullanılsa da esasen oyunda mızıkçılık yaptığına kanaat getirilen kişiye mahallelinin elbirliğiyle verdiği işkence cezasıdır.

Askere gidenlere arkadaşları tarafından kollar ve bacakları sıkıca tutularak havaya kaldırılması, sonra da halı gibi silkelenerek sırt üstü yere düşürülmesi şeklinde uygulanan bir eşşek şakasına da bu ad verilir .

Yalakalık öyle bir hal aldı ki artık anadilini yanlış kullanınca patronu düzeltecek biri çıkamıyor , hatta ‘beyefendi ne güzel söylediniz ‘ bile diyenler olabilir . Patronlarından nefret edenler , zor duruma düşsün isteyenler çoğu kez en yakınlarıdır diye boşuna söylememişler , ama bunu düzeltecek cesareti olan bir dostu da mı yok şöyle kendi tabiriyle ‘Altıokka’ …neyse ….

Televizyonlarda kırılasıca bir ‘el’ dili de , o dizilerle tarihi de Maaşalah ne hale getirdi , olan biten gözümüzün önünde .

‘O el kimdir bilemem beni aşar ama sadece bir el , beyni olmadığı kesin . Devletin gücü karşısında beyinsiz bir el ne ki .

Konu dilden açılmışken ; televizyon sunucu - habercilerinin kullandıkları devrik cümleler, lirizm tam bir komedi .

Duygu yüklü , ağlamaklı kimi zaman öfkeli haber sunumları komik , halk deyimiyle ‘artistlik’ yapıyorlar , sizin göreviniz objektif habercilik ne yapıyorsunuz diyen yönetici yok mu Allah Aşkına !

Haber üzerinden coşmak, haberden ilham alıp oynamak değil haberi vermek görevleri nedir bu arabesk yahu .

Bilmiş bilmiş ders vermeler,

Her haberden kötümser alaycı Lafonten gibi sonunda öğüt kırıp sarmalar bir sen eksiktin manyak dedirten cinsten , çalıştıkları televizyonlara bunlar yük artık .

Haberler bu kaçıkların yorumuna bırakılır mı ! Orası ruh ve sinir hastalıkları hastanesi mi televizyon mu ?

Aileden medyacı uzun yıllardır her devirde kendini korumuş güzel kadın sunuculardan biri de kendine sert , silkeleyen söylem ve bakışlar yakıştırdı , ölüyorum o fena yaparım bakışlarına , pek sertleşti aklınca korkutuyor , komik duruma düşmekten endişe duymayan insanlar bunlar .

Kimilerinde ise ne devrimci laflar sanki Allah rahmet eylesin Gezmiş’lerin filan arkadaşı ,yoldaşı , sol jargonu biliyormuş gibi oturduğu yerden ahirete saygı yolluyor habire , adamlar mezarlarından kalkıp bunu bir benzetecekler ama bakalım

ne zaman , ekranlarda bilmedikleri konularda konuşmaya heves etme hakkını bunlara kim veriyor derseniz, belki hiç kimse meydanı boş buldular.

Mutlu Haber diye verdikleri iyi kalpli muhtarın öncülüğünde zeka özürlü yavrumuz kızların gelinlik giydirilip hep beraber göbek atıldığı damatsız düğün görüntüleri ibret vericidir .

CRR’de sahnede konser esnasında fink atan kediler hayvanseverliğin delili olarak haberlerde sevimli hale getirilirken fare, pislik filan hiiiç umursanmıyor . Kediler herhalde Devlet Tiyatroları yok edilince CRR’ye taşındılar.

Esas sorunlarla hesaplaşmaktan çok uzağız , yazık .

Birde muhalefet iddiasında olup derken iktidara akıl verenler şunu yaparsan sakın filan diye , aklı iyice gelgit olanlar var .

Evde yanlız başına bırkaılmayacak yaşa gelenleri ekrana çıkartmanın alemi var mı ?

Ve bu ‘kahir’ yani baskın ekseriyet arasında ziyan olan değerli insanlar var .

Bir türlü bırakın hesaplaşmayı yüzleşemiyoruz sorunlarla , e bu el hani beyni olmayan el kırılmadan daha çok tokat yeriz.

Saygıyla Kayda Geçtik Efendim , elimizden gelen Budur ve asla vaz geçmemek bu devletin aklına güvenmek . Necefugurlu@gmail.com