Ve İmamoğlu Yeni Şehremini

Notre –Dame yangını ve Kazmalar KAYDA GEÇSİN Notre-Dame kilisenin onarımda olan bir bölümünde çıkan yangın dünya televizyonlarının da gündemine oturdu...

Notre –Dame yangını ve Kazmalar

KAYDA GEÇSİN

Notre-Dame kilisenin onarımda olan bir bölümünde çıkan yangın dünya televizyonlarının da gündemine oturdu .

Yıllardır tamiratı süren ve her tarafı dökülen Katedralin bilhassa oluk başlarını süsleyen yaratıklar (gargoyles ) çatlayıp , patladığından yerlerine plastikleri konulmuşmuş ,

ne var ki bu yangın Notre –Dame’ın ne ilk yangını , ne ilk bakımsızlıktan perişan olmuş hali .

Ayrıca II.Dünya harbinde Alman işgalindeki Fransa Notre –Dame ‘ın vitraylarını Alman’lar çalmasınlar diye söküp saklandığını , işgal kalkınca yerine takıldığını da hatırlayalım !

Hristiyan Dünyasında şimdi ne oldu da birden bu kısmi yangın sebebiyle hem de Cumhurbaşkanı Macron’un ‘Sarı Yeleklilere’ yapacağı konuşmaya 70 dakika kala ve iktidarının yeni Perdesini açacak iken çıkan yangın nedeniyle bu konuşma güme gidiyor !

Ve birden sittim senedir elleri ceplerine gitmeyen zenginler hemen tamirat için700 milyon Avro topluyorlar, Macron’a ‘zenginlerin başkanı ‘ derken zenginler ‘Katoliklerin zengini ‘ mi oluyor şimdi , ya da bir kültür varlığının korunması refleksiyle oluşan millilik mi , bizden bir gazeteci gidip Attali’ye sorsa en sağlam cevap ondadır yine .

Lakin bizim gazeteciler kendilerini konumlamaktan gazetecilik yapmaya vakit bulamıyorlar yıllardır .

Ayakkabı , don tanıtımı , detone konserler, bayat esprilerin nedensiz gösterileri , bilumum lansmanlarda boy göstermekle ömürlerini tükettiler hele içlerinden bazıları hem zeki hem donanımlıydı , çağın boyun eymeyen siyasi ve zihniyet değişimlerini görüyormuş gibi yapan ama görmezden gelmeyi tercih eden arsız eblehleri ayrı tutalım .

Şimdi liyakattan bahsediliyor ya , aslında doğru dürüst müzik, filim , roman eleştirisi bile yapılamayan bir yerde hangi liyakati kim kaybetmişte bulacaksın ?

Geçenlerde Gürkan Hacir’in Şimdiki Zaman programında CHP’nin genç milletvekili Yunus Emre kayırmacılığa dayalı sosyal ağların yardım temelinde nasıl örgütlendiğini ve ‘mekanizma’ nın nasıl çalıştığını anlattı , çok değerli analizlerdi , kutlarım ve bu tür aydınlatıcı konuşmaları daha sık yapmalarını dilerim .

Siyasetten medyaya uzanan bu ‘mekanizma’ yedi bitirdi bizi , içiçe girmiş akşam sunucu , gece şarkıcı , sabah köşe yazarı , eşi pilav pişirir kızı durmaz aşırır , biri yazar öbürü oynar akraba örgüsü içiçe girmiş bu mekanizmadan ne beklenir ki ?

Brezilyanın çürümüş bozulmuş devlet ve özel sektöründeki petrol ve inşaat şirketlerinin yolsuzluklarıyla kelle koltukta savaşan kahraman polis , asker , savcıların hikayesini anlatan 8 bölümlük ‘O Mechanismo’ benzeri cesur bir dizi veya filim yapmalarını mı bekleyeceğiz ? Baldıza atlayan enişte , 5000 canımızın kaybolduğu Kore’den bula bula şişman Koreli Kız ve Asker Amca hikayesi buldular ve bilmumum Seda taklitlerine razı olundu .

Kumaş bu diye susuldu , entelektüel kazmalık ise bir başka sorun , gelelim Notre –Dame yangınına , zil takıp oynayacak halimiz yok , ama içinde Esmeralda ile Quasimodo’nun olduğu illüzyonu ile Victor Hugo güzellemeleri, sanat eserine saygı faslından klişe entelektüelizm teessür, göz yaşları , kalp daralmaları neredeyse yas ilan edecekler , Ben Doğulu bir Müslüman olarak Mısır’da doğu kilisesine mensup masum insanlar öldürüldüğünde yas tutanlardanım , kilise yangını can kayıpsız ne ki .

Medya bu çağda bu kadar yüzeyselliği kaldırmaz.

İstanbul Üsküdar´da Mimar Sinan´ın 1580 yılında yaptığı Şemsi Paşa Camii duvarında çatlaklar oluştuğunda en sıkı tepki İlber Ortaylı’dan gelmişti “Burayı genişletecekler, sonra oturup çay içecekler herhalde. Buraya kazık çakılacaksa Mimar Sinan’ın zamanında âlâsı çakılırdı. Niye Mimar Sinan denizi doldurmamış da sen dolduruyorsun?” diye sormuştu , entelektüel , aydın sorar .

Medyaya çakılan kazıklar üzerinde çay içmeye devam edenlerin yeniden yazılacak bir tarihte yeri olmamalı .

Ekrem İmamoğlu şimdi Doğu Roma İmparatorluğunun yani İstanbul’un yeni şehremini, ve bir başka çağdan ayırım yapmadan bu şehri esir olduğu çirkinliklerden özlediğimiz ve layık olduğu güzelliklere götürecek İnşaallah .Saygıyla Kayda Geçsin Efendim elimizden Gelen Budur