Oğan’dan ne köy olur ne kasaba!..

Sinan Oğan’ı TBMM’de 24. Dönem MHP Milletvekili olduğu dönemde tanıdığımı ve gözlemleme şansım olduğumu daha önce bir vesile ile yazmıştım. Malum, sonra MHP’den ihraç edildi. İYİ Parti kuruldu, katılmadı. Ümit Özdağ, İYİ Parti’den ayrıldı ve Zafer Partisi’ni kurdu, oraya da gitmedi.

Ancak Oğan, Zafer Partisi ve Adalet Partisi’nden oluşan Ata İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı oldu. İlk turda yüzde 5,17 oy alıp seçim de Erdoğan ve Kılıçdaroğlu ile ikinci tura kalınca bir anda gündemin başına yerleşti.

“Ata İttıfakı”nın adayı Oğan, ilk turdan sekiz gün sonra muhtemelen bir bakanlığa fit olup Ata’ya ve e yakın mücadele arkadaşına hadsizce “iki ayyaş” yakıştırması yapanın yanına gitti! Adındaki “Ata”yı kaldıranlara yanaştı!.. Buna karşılık ittifakı oluşturan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve Adalet Partisi Genel Başkanı Vecdet Öz ise Kılıçdaroğlu ile görüşerek Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayını desteklemeye karar verdi. Öz, bunu deklare etti, Özdağ da sürpriz olmazsa bugün deklare edecek. Kısacası, Oğan’ın altı boşaldı. Çünkü iki partinin oyu yüzde 2,5 civarında; Oğan’a oy verenlerin diğer yarısı ise çıplak gözle de görülebilir ki İnce’nin yarıştan çekilmesiyle gelen oylar.

Oğan’la ilgili notlarla devam edeyim… Üniversite yıllarının sosyalizan delikanlısı, Ülkücü bir milletvekilinin damadı olunca kendisine yeni bir yol çizer. Artık “Ülkücü” geçinmektedir. MHP’ye katılır, milletvekili de olur ancak egosantrik kişiliğinin bir sonucu olarak yaptığı çıkışlarla ihraç edilir. Yüksek ve şişkin egosu nihayet bir bakanlık sözü ile ‘huzura’ erecek ama tabii Erdoğan kazanırsa!.. Güvenoyu alamayan, partisi yüzde 7 erozyona uğrayan Erdoğan ikinci turda kazanırsa… Geçen seçimde ilk turda yüzde 50’yi bulup seçilen fakat bu defa yüzde 50 barajına toslayan Erdoğan ikinci turda kazanırsa… ‘Tarzan’ zor durumda olmalı ki, ettiği laflara karşın altı boşalsa da Oğan’ı kabul etti. Üstelik en büyük ortağının da ileri geri laflarına da aldırmadan!.. “Oğan” diyordum… Altı boşalan bu zat Iğdırlı, Azeri… “Acaba,” diyorum, “Putin-Aliyev-Erdoğan” ittifakının izdüşümü olabilir mi?” Bu izdüşümündeki bir küçücük partinin genel başkanı gibi…

Bir de soru Oğan’a: “En çok göç meselesinden, mülteci meselesinden yakınıyordunuz… Bu yüzden dominant unsur Zafer Partisi’yle yollarınız kesişti. E, peki göç ve mülteci meselesinin müsebbibi olan Erdoğan’a nasıl yanaştınız?” Bir insan, bir siyasetçi nasıl bu kadar ilkesiz olabilir? Nasıl bu kadar kendi zıddına dönüşebilir çabucak (Önceki gün attığı ‘istikrar’lı tweet’in ardından niyetini ortaya koymuştu zaten).

Oğan’ın kafasının bir yerindeki asıl hedef ne biliyor musunuz?.. Bir gün MHP’nin başına geçmek, İYİ Parti’deki ve Zafer Partisi’ndeki Ülkücüleri de etrafında toplayarak “milliyetçi” kesimin lideri olmak… Fakat gençliğinde “sosyalizan” olduğu konuşulan sonradan Ülkücü-milliyetçi Oğan için bu sadece bir fantezi olarak kalacak. Çünkü egosantrik kişiliği, yüksek ve şişkin egosu böylesi bir toparlayıcılık gerektiren eylemi asla kaldırmaz. Ayrıca zaten Erdoğan’a yanaşarak da bu iddiasının içinin ne kadar boş olduğunu şimdiden ortaya koydu.

Böyle işte… Oğan’dan ne köy olur ne kasaba… Olsa olsa bir bakanlığa fit olup güvenoyu alamamış bir iktidara yanaşır.

XXX

Not: Çok sorulduğu için buradan anlatayım… Anketler MHP’yi yüzde 7’nin de altında gösterirken yanıldı! MHP, yüzde 10’un da üzerine çıktı. Yani kamuoyu araştırmacıları MHP hakkında yüzde 60 civarında yanıldı hem de… Peki Neden? 1)MHP, güvenlik ve istihbarat kesiminden ve ailelerinden (asker, emniyetçi, istihbaratçı, korucu vb.) ciddi bir oy aldı. Oysa anketler bu kesimi ıskalıyor, ulaşamıyor ister istemez… 2)Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetinin içinde dolaylı olarak bir MHP milletvekilinin adı geçse de ve o vekili Dr. Bahçeli bu defa seçilemeyecek bir sıraya koysa da çok enteresandır MHP bu nedenle oy kaybetmedi. Üstelik Millet ittifakı partilerinin liderleri ve Cumhurbaşkanı Adayı Kılıçdaroğlu bu konuyu çok işlese de… Çünkü, MHP kadroları, tabanı ve hatta seçmeni “Dr. Bahçeli’nin bir bildiği vardır” diye düşündü ve ona göre davrandı. 3)Ortaklıklarda (koalisyon veya ittifak) “kazanan ortak” ve “kaybeden ortak” olur genelde. AK Parti-MHP ortaklığında görülen o ki kazanan ortak MHP olmuş, AK Parti’nin kaybettiği yüzde 7 oyun sanırım yüzde 3,5-4’ü MHP’ye transfer olmuştur. Oy geçişkenliği olan iki partinin ortaklığından karlı çıkan MHP olmuştur (AK Parti’nin kaybettiği yüzde 3-3,5 civarındaki oyun geri kalanını ise YRP ile DEVA ve Gelecek Partisi’nin paylaştığı anlaşılıyor).