Kılıçdaroğlu'na o kitapla verdiğim subliminal mesaj 

"Kılıçdaroğlu'na verdiğim subliminal mesaj büyük bir olasılıkla ilk kez 14 Mayıs'ta realize olacak gibi gözüküyor."

Evet, önceden çıtlattığım gibi bu yazıda Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na CHP Genel Başkanı olduktan sonra makamına tebrik için gittiğimde takdim ettiğim armağandan ve tabii neden o armağanı tercih ettiğimden söz edeceğim.

TÜRK SİYASAL YAŞAMINDA KOALİSYON

Evet, önce nedenini belirteyim; o armağan aynı zamanda Kılıçdaroğlu'na verdiğim subliminal bir mesajdı!

Kılıçdaroğlu'na imzalayarak takdim ettiğim armağan ise kaleme aldığım "Türk Siyasal Yaşamında Koalisyon" adlı kitaptı.

Koalisyona kuramsal bir bakış getirmekle birlikte ülkemizdeki ilk koalisyondan (1961: CHP-AP) son koalisyona (1999-2002: ANASOL-M) kadar tüm koalisyon hükümetlerini mercek altına alan ve bu bağlamda alanında tek olan kitabı Kılıçdaroğlu'na takdim ederken aslında şunu demek istemiştim: CHP'yi koalisyonla da olsa iktidara getirin!

Tabii o zaman henüz parlamenter sistem vardı ve koalisyonlar seçimlerde alınan sonuçlara göre bir parti tek başına iktidara gelemedığinde seçim sonrasında kurulabiliyordu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin yürürlüğe girdiği 2018'e kadar 2011 ve 2015 tekrar seçimlerinden sonra AK Parti tel başına iktidara geldi ve koalisyon söz konusu olmadı. 2018'de ise Siyasi Partiler ve Seçim Yasasındaki değişiklikle yasak olan "ittifak" serbest hale geldi. Çünkü yürütmeyi oluşturan Cumhurbaşkanı yüzde 50+1 ile seçilebilecekti.

Fakat şimdi 14 Mayıs 2023 seçimleri öncesinde Millet İttifakı’nın niteliğine baktığımızda bir ittifak olması yanında aynı zamanda seçim sonuçlarına göre bakanlık dağılımı göz önüne alındığında bir koalisyon da olacağını saptayabiliriz. Tabii Millet İttifakı seçimleri kazanırsa...

SÜBLİMİNAL MESAJ REALİZE OLACAK GİBİ GÖZÜKÜYOR

Kısacası Kılıçdaroğlu'na verdiğim subliminal mesaj büyük bir olasılıkla ilk kez 14 Mayıs'ta realize olacak gibi gözüküyor. Ancak bir kaza olmaması için Kılıçdaroğlu'nu koalisyonun ruhuna uygun olarak yoğun, zor ve birleştirici bir mesai bekliyor. Altılı Masa'nın dışındaki diğer muhalif ittifaklar ve ittifaklarda yer almayan partilerle, sivil toplumla bağlaşıklık kurmak gibi bir ev ödevi var.