Yandaş yazarlar, Gülşen'in tutuklanmasına tepki gösterdi!

Şarkıcı Gülşen'in imam hatiplilere yönelik sözleri gerekçe gösterilerek tutuklanmasına yandaş yazarlardan da tepki geldi.

Yandaş yazarlar, Gülşen'in tutuklanmasına tepki gösterdi!

Şarkıcı Gülşen Bayraktar Çolakoğlu, 30 Nisan'da verdiği bir konser sırasında kullandığı ifadeler nedeniyle hakkında soruşturma başlatılmasının ardından "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçlamasıyla tutuklandı.

Gülşen'in tutuklanması kamuoyunda geniş yankı uyandırırken yandaş yazarlar da yaşanan hukuksuzluğa dikkat çekti.

"DERHAL SERBEST BIRAKILMALIDIR"

Konuya ilişkin 'Sapık demesinden de tutuklanmasından da çok rahatsız oldum' başlıklı yazı kaleme alan Hürriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, "Gülşen’in imam hatiplerde okuyan binlerce çocuğa ve imam hatiplerden mezun olmuş binlerce kişiye karşı yaptığı büyük terbiyesizlik karşısında... Kınamak gibi bir alternatif varken... Öfkeyle itiraz etme hakkı varken... Ayıplama mekanizmaları el altındayken... Utandırmak gibi müthiş bir cezalandırma yöntemi söz konusuyken... Sivil ve örgütlü tepkilerin yolu açıkken.... Polisin, savcının, kelepçenin, hapishanenin devreye girmesi... Çok ama çok yanlış olmuştur. Bu yanlıştan dönülmelidir. Gülşen, derhal serbest bırakılmalıdır" ifadelerine yer verdi.

"HUKUKİ KOŞULLAR YOK"

Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok ise, 'Gülşen'in tutuklanmasından neden rahatsızım' başıklı yazısında, "Gülşen de özür dilemişti. Yanlış anlaşıldığını, sözlerinin muhatabının imam hatipliler değil, bir kişi (tahminlere göre medyada tanınmış bir sima) olduğunu anlatmıştı. Ne var ki şarkıcının tutuklanıp cezaevine konulmasıyla nefret söylemini ve ötekileştirmeyi dışlayan yaygın toplumsal uzlaşı havası dağıldı. Çünkü ortada Gülşen'in tutuklanmasını gerektirecek hukuki koşullar yok" dedi.

TUTUKLANMASI YANLIŞ

İktidara yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan da Gülşen’in tutuklanmasının yanlış olduğunu ifade etti.

Kılıçarslan, “Gülşenin donundan kahraman çıkarmak” başlıklı yazısında şunları ifade etti:

“O video ortaya çıkar çıkmaz başlatılan “Gülşen tutuklansın” kampanyasına asla gönül indirmedim. Bunu kayda da geçirdim. Hukuk burada bize yardım edemezdi zira. Değil Gülşen, bu millet hassas olduğu konularda ileri geri konuşan hangi kevaşe, hangi kepaze, hangi bit yavrusu olursa olsun hesabını kesmenin bir yolunu bulurdu çünkü.

Güner Ümit’in ‘yoksa siz Kızılbaş mısınız?’ sorusu üzerine biten kariyeri dün gibi aklımda mesela. Örnekleri çoğaltmak da mümkün…

Gülşen’in tutuklanması ‘hukuka uygun bir yanlışlıktır’ bana kalırsa. Dikkat: ‘Adildir’ demedim. ‘Hukuka uygun” dedim. Gülşen’in yaptığı kepazelik konusunda adaletin er ya da geç tecelli edeceğine inanıyor, dahası bunu biliyorum. Ama bu adaletin “verili hukuk” eliyle sağlanmayacağını da biliyorum. Zelil olduğunu göreceğiz. Düştüğü yerden daha da düştüğünü göreceğiz. Buna hiç şüphem yok.

Alın size bazı gerçekler. Sadece geçen yıla baktığımızda Başak Demirtaş’a söven, Peygamberimize, Atatürk’e ya da Alevilere hakaret eden bir sürü şahsın tutuklandığını haber arşivi taraması yaparak görebilirsiniz. Hatta an itibariyle Fatih Tezcan ‘Atatürk’e hakaretten’ hapiste. Atatürk heykeli kıranlar da tutuklanmış, Kur’an’a tekme atanlar da.

Hukuk, yasalar insan eliyle değiştirilip düzeltilene kadar, gereğini ve bildiğini yapmış görünüyor. Biri bir topluluğa ‘sapık’ dedi diye tutuklanmamalı, tutuklanamaz bence. Burada yasaların elden geçirilmesi şart…”

Etiketler
Gülşen