Büyüknohutçu cinayetinden 15 gün sonra taş ocaklarının sponsor olduğu festivale Sedat Peker gelmiş!

Büyüknohutçu cinayetinin anlatıldığı belgeselde, cinayetten 15 gün sonra taşocakları sponsorluğunda Finike portakal festivali düzenlendiği aktarılıyor. Festivalin açılışına Sedat Peker’in geldiği görülüyor.

Büyüknohutçu cinayetinden 15 gün sonra taş ocaklarının sponsor olduğu festivale Sedat Peker gelmiş!

GERÇEK GÜNDEM - FİLİZ GAZİ

“İnsanın bazı travmaları aklında kalıcı olur ya o an silinmez. Kelimenin bittiği yerler bunlar….”

Şehir hayatından kaçıp Antalya'nın Alakır Vadisi'ne yerleşen Birhan Erkutlu, Büyüknohutçu ailesi cinayetini bu sözlerle anlatıyor.

“Büyüknohutçu Cinayeti” adlı belgeselde, beş yıl önce Antalya'nın Kızılcık Yaylasındaki dağ evlerinde uğradıkları silahlı saldırıda yaşamını yitiren Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu cinayeti anlatılıyor.

SLOT Media tarafından hazırlanan belgeselde cinayete dair ayrıntılar ve sonrasında yaşanan detaylara yer veriliyor. Belgeselde, pek çok tanığın yanı sıra cezaevinde şüpheli şekilde ölen tutuklu tek sanığın görüntüleri de var.

Finike yöresindeki taş-mermer ocaklarına karşı açtığı davalar ve çevre mücadelesi ile tanınan Ali Ulvi-Aysin Büyüknohutçu çifti 9 Mayıs 2017 tarihinde, emekli olduktan sonra yerleştikleri Kızılcık Yaylası’ndaki evlerinde öldürülmüştü. Ali Ulvi Büyüknohutçu’nun sözleriyle aile, huzuru aradığı yerde huzursuzluğun ortasına düşmüştü.

Belgesel, Ali Ulvi Büyüknohutçu’nun katıldığı bir TV programında “Hayır, korkmuyorum. Ne yapacaklar ki? Bir şey olabileceğini sanmıyorum. En fazla arabamın tekerini patlatırlar” dediği görüntülerle başlıyor. Doğa aşığı bir insanın, safi kötülüğü anlamamasına şaşırmamalı.

PEKER, PORTAKAL FESTİVALİ AÇILIŞINDA

Ali Ulvi-Aysin Büyüknohutçu çifti devasa bir mermer ocağının günden güne bir dağı eritmesine, toprağı kazıya kazıya ağaçları yutmasına karşı koymak istemişti. Önce evinin yakınlarında yangın çıkarıldı. Yakın çevresine yangının kundaklama olduğu yönünde şüphelerini paylaştı. Tehditler almaya başlayınca savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Belgeselde, cinayetten 15 gün sonra taşocakları sponsorluğunda Finike portakal festivali düzenlendiği aktarılıyor. Festivalin açılışına Sedat Peker’in geldiği görülüyor. Haliyle çiftin kızları Emine Büyüknohutçu, “Bir tarım ürününün tanıtımı için niye Peker’i davet ediyorsun?” diyor.

Cinayeti, olaydan kısa bir süre sonra yakalanan yakın bir köye yeni taşınmış olan 31 yaşındaki Ali Yamuç üstlendi. Keşif görüntülerinin de yer aldığı belgeselden de anlaşıldığı üzere anlattıkları, cinayetin oluş şekli ile uyumlu değildi.

CİNAYETİ İŞLEMEM İÇİN BANA PARA VERDİLER

Ali Yamuç, cezaevinde bulunan kamera kayıttayken, görüşüne gelen eşine gizlice bir mektup verdi. Belgeselde bu anlar da gösteriliyor. Mektupta, “Sayın Nejmi Bahçeci, anlaşıp konuştuğumuz gibi eğer 10 gün içerisinde 100 bin TL parayı eşim olan Fatma Yamuç’a vermez iseniz Ali Ulvi Küçüknohutçu ve eşi Aysin Küçüknohutçu cinayetinden en az sizlerde benim kadar sorumlu olursunuz” yazıyordu. (Belgeselde gösterilen mektupta yazdığı gibi alıntıladım)

Fatma Yamuç, yargılandığı Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi’nde “Cinayete yardım etmek” suçundan beraat etti.

Sanık, cezaevinde olduğu süreçte annesine de benzer şekilde kendilerine para verileceğini, hatta deniz kenarında bir ev alınacağını söylemişti. Anne, oğlunun söylediklerini anlattığı dilekçeyle beraber savcılığa ifade vermek istese de dosya derinlemesine incelenmedi.

DOSYA KAPATILDI

Zanlı, Alanya L Tipi cezaevinde intihar etti. Şüpheli ölüm için soruşturmaya gerek olmadığı kararı verildi. İntihar öncesinde annesine mahkemede her şeyi açıklayacağını yazmıştı. Hatta ölümünden önce başka bir cezaevine naklini istediği bir dilekçe yazdığı dahi ortaya çıktı.

Aradan geçen 5 yıla rağmen dava hala aydınlatılmış değil. Dosya, ailenin Finike Cumhuriyet Savcılığı’nın azmettiriciler yönünden “kovuşturmaya yer olmadığı” kararına itirazı üzerine Elmalı Sulh Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Azmettiriciler yönünden yeni soruşturma yapılmadı ve dosya tamamen kapatıldı. Dava, en son AYM’ye taşındı.

Normal şartlarda emekli olduktan sonra inzivaya çekilen bir çiftin öldürülme gerekçesini aklımız almamalıydı. Çevre mücadelesi verdiği için öldürülen insanların olduğu bir ülke çoktan kötülüğün sıradanlaştığı, yaşamın karşılığının para ve kirli ilişkiler olduğu, geri dönüşü çok daha zor olan karanlık bir tünele girmiş demektir.

Etiketler
Sedat Peker