Fikret Başkaya: 'Bu devlet, özgürlüklerin düşmanıdır'

Fikret Başkaya hakim karşısına çıktı.

Fikret Başkaya: 'Bu devlet, özgürlüklerin düşmanıdır'

Türkiye ve Ortadoğu Forumu Vakfı Başkan ve Özgür Üniversite Kurucusu Yazar Fikret Başkaya, “Asıl Terör, Devlet Terörüdür” başlıklı yazısında terör örgütü propagandası yaptığı gerekçesiyle hakkında açılan davada hâkim karşısına çıktı. Savunmasında suçlamaları reddeden Başkaya, düşünceyi engellemenin mümkün olmadığını anlattı.

Ankara 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya, Başkaya ile avukatları katıldı. Duruşmayı sosyolog İsmail Beşikçi, akademisyen Baskın Oran, HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun arasında bulunduğu çok sayıda kişi izledi. Fikret Başkaya savunmasında, “terör örgütü progapandası yapmak” suçlamasını reddederek, şu ifadeleri kullandı:

“43 sayfalık iddianamenin 29 sayfasında, PKK’nin tarihi anlatıyor, 11 sayfada da terör örgütü propagandasına dair bilgilere yer verilmiş. İddianamenin benimle ilgili bölümü sadece bir sayfa. Gayri ciddi bir iddianamedir.”

Yazısının hiçbir yerinde terörün cebir ve şiddet içeren yöntemlerini öven unsurları olmadığını belirten Başkaya, “Bir örgüt propagandası asla söz konusu değildir” dedi. En büyük terör devletlerinin ABD ve İsrail olduğunu ifade eden Başkaya, 12 Mart, 12 Eylül dönemlerinde Türkiye’de devlet terörü uygulandığını söyledi.

Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın yazısına göre, gözaltında kayıpları, faili meçhul cinayetleri, Uludere’de 34 köylünün bombalanarak öldürülmesini örneklerle anlatan Başkaya, “Bunlar devlet terörü değil miydi” diye sorarak şunları söyledi: “Bu devlet, özgürlüklerin düşmanıdır. En değerleri yazarlarını, şairlerini, sanatçılarını, düşünürlerini, gazetecilerini, bilim insanlarını katletmediği zaman, mahpushanelerde çürütmüş, işsiz ve aç bırakmış, sürgüne zorlamıştır. Özgür düşünceyi, ifade özgürlüğünü yasaklayan bir rejim önünü göremez. Düşünceyi engellemek mümkün değildir.”

Başkaya’nın avukatı İlhan Acar, “Oluk oluk kan akıtacağız” diyen Sedat Peker’in açıklamalarının düşünce özgürlüğü sayıldığını, Başkaya’nın ise düşüncelerinden dolayı yargılandığını belirterek, “Bu durum karşısında utanç duyuyorum” dedi. Mahkeme heyeti duruşmayı 10 Eylül 2019 tarihini erteledi.