Cinayetler değil kadınların yaşam mücadelesi hedef alındı! 'İnadına vazgeçmiyoruz'

İstanbul Sözleşmesi’nin tartışılmaya açılmasına karşı eylem yapan kadınlar gözaltına alınırken Ece Yüksek, Zehra Hekimoğlu ve Eylem Tunalı yaşadıklarını anlattı.

Cinayetler değil kadınların yaşam mücadelesi hedef alındı! 'İnadına vazgeçmiyoruz'

İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkmak için İzmir Valiliği’nin eyleme saatler kala getirdiği keyfi yasağa rağmen sokağa çıktıktan sonra polisin sert müdahalesinin ardından gözaltına alınan kadınlar serbest bırakıldı.

Haklarını isterken polisin sert müdahalesine maruz bırakılıp gözaltına alınan kadınlardan Ece Yüksek, Zehra Hekimoğlu ve Eylem Tunalı yaşadıklarını BirGün’e anlattı.

Kadınlar, maruz bırakıldıkları polis müdahalesine yönelik suç duyurusunda bulunacak.

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ

Gözaltına alınanlardan Eğitim Sen İzmir 3 No’lu Üniversiteler Şubesi Kadın Sekreteri Zehra Hekimoğlu, polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi. Gözaltına alındıklarında da polisin sert müdahalesiyle karşılaştıklarını belirten Hekimoğlu, şunları dile getirdi: “Ben araç içinde alınmaya çalışılırken darp edildim. Sivil polislerden biri kamerasını açıp beni çekmeye başladığında ayrıca sözle tehdit ve taciz edildim. Bizim en büyük umudumuz aracın içinden arkaya baktığımızda kadınların alanı terk etmeyip saatlerce mücadeleye devam etmesi oldu. Yaşananlar bize tekrardan gösterdi ki bizler birbirimizin çaresiyiz.”

Zehra Hekimoğlu

Kadınları şiddete maruz bırakan erkeklere ceza verilmediğini vurgulayan Hekimoğlu, “Bu kadar kadının, böylesine sert polis şiddetine rağmen alanlardan ayrılmayıp, mücadele etmesinin sebebi de sürüklemek istedikleri bu karanlığa teslim olmak istememeleri” diye konuştu.

‘ŞİDDETE MARUZ BIRAKILDIK’

29 yaşındaki Ece Yüksek de haklarını savunmak için ÖSYM önünde kadınlarla bir araya geldi. Burada polis müdahalesiyle karşılaşan Yüksek yaşananları şöyle anlattı: “Kadına yönelik şiddet ve cinayetlerde failler korunurken iyi hal indirimleri alırken mücadeleyle kazandığımız haklarımızdan vazgeçmediğimiz için yine biz kadınlara barikat kurdular. Sert bir polis şiddetiyle karşılaştık. Gözaltına alınırken birçok arkadaşımız darp edildi. Ters kelepçe takılarak gözaltına alındı. Araçta da bazı polisler kişisel telefonlarıyla görüntü almaya çalıştı ve şiddet burada da devam etti. Oturma eyleminin ardından dağılan arkadaşlarımızı polisler ara sokaklarda sıkıştırarak gözaltına aldı. Bu, kadınların hayatlarından vazgeçmeyeceğinin İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmek isteyen gerici karanlığa karşı kararlılıkla mücadele edeceğinin göstergesidir.”

Ece Yüksek

Gözaltına alınan Eğitim Sen 1 No’lu Şube Yöneticisi Eylem Tunalı ise şöyle konuştu: “Gözaltına alındıktan sonrada araç içerisinde polisler tarafından sözlü tacize maruz kaldık. Bir kadın arkadaşımız ters kelepçeyle uzun süre araç içerisinde bekletildi. Bizim tepkilerimiz sonrasında kelepçesi çıkartıldı.”

***

Baskı itiraz edene yöneliyor

İzmir’de kadınlara yönelik polis müdahalesine ilişkin konuşan KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, müdahalenin iktidarın sözleşmeden çekilme nedenlerinden ayrı düşünülemeyeceğini söyledi. İtaat etmeyen, baskılara boyun eğmeyen kadınlara karşı nefret duyduklarını vurgulayan Gezen, şu ifadeleri kullandı: “Hukukun uygulanmadığı, polisin, valilerin yetkilerinin sınırsız genişlediği, hukukun üstünde görüldüğü bir durum söz konusu, buna iktidarın kadın düşmanı politikaları da eklendiğinde maalesef kolluk eliyle uygulanan şiddetin dozu da artıyor. Şiddete itiraz eden herkese şiddet uygulanıyor. Eylemin bitmesine yakın polislerin tek tek kişileri işaretleyip ‘Çıkışta göreceksiniz’ şeklinde ifadeler kullandığını gördük. Tüm yasal zorunlulukları yok sayarak, intikamcı bir şekilde, takip edip darp ederek bir insanı gözaltına almak polisin keyfi yetkilerinin gelebileceği noktayı gösteriyor.”

***

Şiddet sürüyor

İktidarın İstanbul Sözleşmesi’nin yükümlülüklerini uygulamaması nedeniyle kadınlar erkek şiddetine maruz bırakılmaya, darp edilmeye devam ediyor. Dün kadına yönelik erkek şiddeti, kadın cinayetleri ve cinsel saldırı vakalarında yaşanan gelişmeler şu şekilde oldu:

■ Muğla’da öldürülen üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in babası Sıddık Gültekin, katil Cemal Metin Avcı’nın cinayette yalnız olmadığını, kızının ‘ikinci bir kişi’ tarafından otomobile bindirildiğini iddia etti.

16 Temmuz’da kızının kaybolması nedeniyle eşinin Muğla’ya gittiğini dile getiren baba Gültekin, şunları ileri sürdü: “Karakolda kamera kayıtlarına baktık. Restoranda yemek yerken yanına bir arkadaşı geliyor. Tehditvari bir üslupla kızla konuşup çekip gidiyor. Katil yalnız değildir.”

■ Dersim’de 5 Ocak’tan bu yana haber alınamayan üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku’nun Uzunçayır Baraj Gölü’ndeki arama çalışmalarına su seviyesinin 16 metreye düşürülmesinin asrdından tekrar başlandı.

■ Batman’da uzman çavuş M.O.’nun cinsel saldırısına maruz bırakıldığı iddia edilen 18 yaşındaki İ.E.’nin annesi, “Ayakta olduğum ve nefes aldığım müddetçe kızıma yapılanların hesabını soracağım” dedi. İ.E.’ye ilişkin haber yayımlayan Jiyan Haber Gazetesi İmtiyaz Sahibi İdris Yayla hakkında soruşturma açıldı.

■ Bursa’da Gülcan Buldu adlı kadın birlikte olduğu Suat B.’nin saldırısına uğradı. Başından yaralanan Buldu, hastaneye kaldırılırken erkek ise gözaltına alındı.


Az önce okuduğunuz haber, bağımsız bir medya organı tarafından size sunuldu.
Bağımsız gazetecilik; sermayeye karşı halkı, sömürüye karşı emeği, eşitsizliğe karşı adaleti, savaşlara karşı barışı, piyasacılığa karşı temel hakları, talana karşı doğayı, erkek şiddetine karşı kadınları, istismara karşı çocukları savunmanın olmazsa olmaz koşuludur.

Etiketler
Gözaltı İstanbul Sözleşmesi