Miras Paylaşımında O Şart Kalktı: Hisseli Tapusu Olanlar Dikkat! Kadınların Mirası Tehlikede
Yeni düzenlemeyle miras paylaşımında noter şartı kaldırıldı. Artık hisseli tapu sahipleri aralarında yazılı bir anlaşma yaparak mirası paylaşabilecek. Ancak bu sistem, özellikle baskı altında bırakılan kadınların miras hakkını ciddi şekilde riske atıyor.
Kaynak: Korkusuz

Tapu ve miras işlemlerine ilişkin getirilen yeni düzenleme, özellikle kadınlar açısından ciddi hak kayıplarına yol açabileceği gerekçesiyle büyük tepki topluyor. “Anlaşmalı paylaşım” olarak adlandırılan sistem, mirasçıların kendi aralarında anlaşarak mirası paylaştırmalarına imkan tanıyor. Ancak bu yöntem, noter onayı ya da yasal bir denetim süreci olmadan yürütülecek.

MİRAS PAYLAŞIMINDA O ŞART KALDIRILDI
Yasal çerçevede bir değişiklik yapılmamasına rağmen, uygulama pratiğinde önemli bir dönüşüm yaşanıyor. Eskiden noter ya da resmi kurum denetimiyle gerçekleşen eşit miras paylaşımı, artık tarafların kendi aralarında yazılı bir mutabakatla şekillendirilebilecek. Bu durumda resmi kurumlar, yapılan paylaşımın adil olup olmadığına karışmayacak.
Kadın hakları savunucuları ve hukukçular bu duruma sert tepki gösteriyor. Kadınların çoğunlukla ekonomik ve psikolojik baskı altında kaldığı miras süreçlerinde, denetimsiz bir paylaşım mekanizmasının büyük adaletsizliklere yol açacağı belirtiliyor.

KADINLARIN MİRAS HAKKI TEHLİKEDE
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, yeni sistemin özellikle kadınlar için büyük bir güvenlik açığı yarattığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Tapuda, noter olmadan yapılan işlemlerde kadınların rızasının gerçekten özgür iradeyle verilip verilmediğini kim denetleyecek? Zaten şiddet gören, tehdit edilen kadınlar için bu sistem bir tehdit oluşturuyor. Bu uygulama, kadınların mülkiyet hakkını fiilen ellerinden alabilir.”

ŞİDDET RİSKİ ARTABİLİR
Kadın örgütleri ve hukukçular da benzer kaygıları dile getiriyor. Özellikle kırsal bölgelerde ya da ataerkil aile yapısının baskın olduğu topluluklarda, kadınların miras hakkından zorla vazgeçirilmeleri gibi vakaların artmasından endişe ediliyor.