Az uykuyla yetinebilmemizi sağlayacak ilaç yolda

Hepimiz hayatımızı uykuya daha az vakit harcayarak yaşamak isteriz. Ama bir baba ve oğul bunu gerçekten de yapabiliyor; üstelik de herhangi bir sağlık sorunu yaşamadan ve hafıza testlerinde en az çoğu insan kadar ya da çoğu insandan daha iyi performans göstererek.

Bu nadir rastlanan beceriyi anlamak için, University of California, San Francisco’da görevli araştırmacılar önce bu iki kişide bu durumdan sorumlu
olduğunu düşündükleri genetik mutasyonu tespit ettiler. Ardından aynı küçük genetik hatayı farelerde kasıtlı olarak meydana getirdiler. Science Translational Medicine’de yayınlanan çalışmaya göre, sonuçta fareler de daha az uykuya ihtiyaç duydu, daha iyi hatırladı ve herhangi bir olumsuz etki yaşamadı.

Her ne kadar aynı faydaları sağlayacak bir ilaç yakın zaman içinde (belki de hiç) kullanıma hazır hale gelecek olmasa da, araştırmacılar söz konusu baba ve oğlun vücudunun yaptıklarını taklit eden bir ilaç alıp daha az uyuma ve hiçbir olumsuz etki yaşamama fikrinin inanılmaz derecede ilgi uyandırıcı olabileceğini söylüyor.

Çalışmanın başyazarı Ying-Hui Fu, bu baba ve oğlun daha verimli ve etkili bir şekilde uyuduklarını; bizim dinlenmiş hissetmemiz için sekiz saat uyku
gerekirken, onlar için dört ya da altı saatin yeterli olduğunu söylüyor. Eğer bu ikilinin uykularının neden daha verimli olduğunu çözebilirlerse bu bilgiyi diğer herkes için de uygulamaya koyabileceklerini söyleyen Fu, aynı zamanda bu baba ve oğlun ve benzer mutasyonlara sahip diğer insanların sıradan insanlardan daha iyimser, daha aktif, çoklu görev becerilerinde daha iyi ve zamanlarını boşa harcamaktan hoşlanmayan, meşgul insanlar olduklarını da sözlerine ekliyor.

Gendeki Mutasyon Reseptörü Daha Hassas Ve Aktif Hale Getiriyor
Bu çoğu insanın vücudunun ihtiyaç duyduğundan daha az uyuması halinde
bunun onların hafıza, performans ve sağlıklarını etkilediğini belirtiyor ve çalışmalarının gecede 5.5 ve 4.3 saatlik uykunun söz konusu baba ve oğul için yeterli olduğunu gösterdiğini söylüyor. Çalışmanın ana bulgusu, nöropeptit S reseptör 1 (NPSR1) isimli genin uykunun düzenlenmesinde önemli bir rolü olduğunu gösteriyor. Bu yeni keşfedilen mutasyonun faaliyet mekanizması henüz tam olarak bilinmiyor. Ancak Fu ve ekibi, baba ve oğuldaki mutasyona uğramış NPSR1 geninin ürettiği proteinin normal bir genin ürettiği proteinden nasıl bir farklılık gösterdiğini incelemek için bir moleküler prob kullandı ve sonuçta mutasyonun reseptörü daha hassas ve aktif hale getirdiğini buldu.

Daha önce de uykuyla ilgili olan iki başka genin keşfini yapan Fu ve çalışma arkadaşları bu genlerin ardındaki mekanizmaları araştırmaya devam ediyor ve bir gün tüm süreci anlamayı umuyor.

(Bilimoloji)