TGC 3. Babıali Turu'nu düzenledi

Tur kapsamında Sirkeci’den TGC Basın Müzesi’ne kadar olan rotada basın tarihinde iz bırakmış 100 gazete ve yayınevi hakkında iletişim fakültesi öğrencilerine bilgi verildi.

TGC 3. Babıali Turu'nu düzenledi

İSTANBUL- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti gazetecilik tarihi açısından büyük önem taşıyan Babıali’de görev yapan gazetecileri, gazeteleri ve yaşanan olayları unutturmamak amacıyla Babıali Turları düzenliyor.

Son olarak 26 Ekim 2019 Cumartesi günü Türk basın tarihinin en önemli gazete ve yayın kuruluşlarına ev sahipliği yapan Babıali Yokuşu’nda genç gazeteci adayları için bir tur yapıldı. Tur kapsamında Sirkeci’den, Babıali Yokuşu’ndan TGC’ye ve Çemberlitaş’taki Basın Müzesi’ne kadar basının geçmişinin izlerini taşıyan 100’e yakın tarihi binayla ilgili öğrencilere bilgi verildi.
TGC Kültür Sanat Komisyonu tarafından düzenlenen 3. Babıali Turuna gazeteci, ve yayıncı Fahri Aral rehberlik yaptı. Tura TGC Genel Saymanı Ahmet Özdemir, İdare Müdürü Cem Çapanoğlu, TGC kıdemli üyeleri Hulusi Yavaşlar da katıldı. Aydın Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Dr. Olcay Uçak ve öğrencilerinin katıldığı tur Sirkeci Garı’nın önünden başladı.


1887-1889 yılları arasında Sultan II. Abdülhamit döneminde Alman mimar August Jasmund tarafından yapılan Sirkeci Garı’nın gezisinden Halil Lütfü Dördüncü İş Hanı’ndaki Tan Matbaası Sergisi ziyaret edildi.


Babıali Caddesi’nde, Narlıbahçe ve Cemal Nadir Sokak’ta bulunan tarihi basın merkezlerinin binalarının tanıtıldı.


Ankara Caddesi ve Çatalçeşme Sokak’ta bulunan gazete binalarıyla, yayınevleriyle ilgili öğrencilere bilgi verildi. Turun Rehberi kıdemli gazeteci, yayıncı Fahri Aral Babıali Turlarıyla ilgili olarak öğrencileri bilgilendirdi. Aral şöyle konuştu:
“TGC Kültür Sanat Komisyonu tarafından düzenlenen turların ilki; 8 Nisan 2017 ikincisi ise 6 Ocak 2018, üçüncüsü ise 26 Ekim 2019 tarihinde yapıldı. Babıali kelimesi, Osmanlı döneminde hem devlet yönetimi hem de genel olarak matbuatla eş anlamda kullanıldı. Cumhuriyet döneminde ise devlet ve hükümet yönetimine karşılık olarak tüm dünyada olduğu gibi başkent kavramı yani Ankara yerleşti. Babıali ise 20. yüzyılın sonlarına kadar basının fiziki olarak merkezi kaldı. Son yıllarda gazetelerin İkitelli’ye taşınmasına ve ayrı bir medya kavramı oluşmasına rağmen, 200 yıllık basın tarihinin bu anlamlı kelimesi hâlâ günlük hayatta, konuşurken, tartışırken, yazarken büyüsünü koruyor. Biz de öğrencileri mesleğin geçmişini anlatarak daha donanımlı olmalarına katkı sağlamayı hedefliyoruz.”

TGC BİNASI ÖNÜNDE ANI FOTOĞRAFI ÇEKTİRİLDİ
1946 yılında kurulan 4 bine yakın üyesi olan kamu yararına bir dernek olan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin binasının önünde anı fotoğrafı çekimi yapıldı. Turun son durağı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Basın Müzesi oldu.

TGC GENEL SAYMANI AHMET ÖZDEMİR BASIN MÜZESI HAKKINDA BİLGİ VERDİ


TGC Genel Saymanı Ahmet Özdemir ve Fahri Aral öğrencilere Basın Müzesi’ni gezdirip bilgi verdi. Genel Sayman Ahmet Özdemir Müze’de yaptığı konuşmada şu bilgilere yer verdi:
“Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, ülkenin tek partili yönetimden çok partili demokratik bir rejime geçme sancılarının yaşandığı 10 Haziran 1946’da kuruldu. Kuruluşundan günümüze amacı, gazete, dergi, radyo, televizyon gibi yazılı, işitsel, görsel ve elektronik iletişim ve internet alanlarını kapsayan gazetecilik mesleğini; mesleğin geleneklerini, ahlak ilkelerini korumak oldu. Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’nin herkes tarafından benimsenmesini, geliştirilmesini, korunmasını, toplumda yaygınlaşmasını sağlamaya çalışıyor.
Herkesin bilgi edinme, halkın doğru haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkını, iletişim, düşünce açıklama, eleştiri ve yorum hakkı ile ifade ve basın özgürlüğünü savunuyor.
Gazetecileri meslekleri içinde maddi ve manevi yönleriyle geliştirmeyi, ilerletmesini, korunmasını ve yücelmesini ilke edinen bir meslek örgütü.

TGC BASIN MÜZESI BASIN TARİHİNİ YAŞATIYOR


İçinde bulunduğumuz Türk basının yaşayan hafızası Basın Müzesi 1885 yılında zamanın Milli Eğitim Bakanı Saffet Paşa tarafından Neo-klasik tarzda yaptırılmış. Maarif ve Darülfünun hizmetinde, II. Abdülhamit döneminde de sansür binası olarak kullanılmıştı. 1908 yılından sonra İstanbul Belediyesi’nin çeşitli birimleri burada hizmet verdi. 1983 yılında harabe haline gelmiş bulunulan yapı onararak müze yapması amacıyla TGC’ya tahsis edildi.


Dört yıl süren restore çalışmalarının sonunda 9 Mayıs 1988 tarihinde hizmete açıldı. Müzede 73 basının en önemli isimlerinin yer aldığı bir galeri bulunuyor. Öldürülen Gazeteciler Galerisi’nde her siyasi görüşten 66 gazetecinin ismi ve fotoğrafları var.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Basın Müzesi, İstanbul`un önemli kültür ve sanat merkezlerinden biri oldu. Müzecilik açısından taşıdığı bu üstünlüğünün yanı sıra, kültür ve sanat etkinlikleri yönünden de devletçe dahi gerçekleştirilmeyen işlevleri yerine getiriyor. Konferans ve panel gibi toplantılarla, çeşitli sanat çalışmaları ve değişik seminerler düzenlemesi Basın Müzesi`nin faaliyetlerinden yalnızca birkaçı. Eski gazete koleksiyonlarının bulunduğu Basın Müzesi`nin salonlarında basın teknolojisinin başlangıçtan bu yana geçirdiği evrimi izlemeniz mümkün. Taşbaskı örnekleri, düz baskı makinesi, rotatif tipo entertip, prova tezgahları, giyotin, eski daktilolar, teleksler, telefotolar arasında nostaljik bir gezi yapabilirsiniz, koleksiyonlarından, basın ihtisas kütüphanesinden yararlanabilirsiniz.”

Etiketler
Öğrenci