Kimdir bu Proud Boys?

Geçtiğimiz bir yılda batı dünyasının ana siyasi mücadelesi “ırkçılık” üzerineydi. Yıllarca bitmek bilmeyen polis şiddeti “Black Lives Matter” eylemlerini...

Geçtiğimiz bir yılda batı dünyasının ana siyasi mücadelesi “ırkçılık” üzerineydi. Yıllarca bitmek bilmeyen polis şiddeti “Black Lives Matter” eylemlerini doğurmuş, protestocular haftalarca sokaklardan çekilmemişti. Hatta batı dünyasında “sömürgeci” olarak bilinen kimselerin heykelleri parçalanmaya başlamıştı. Irkçılara karşı verilen mücadelede en önemli adımlarına atılmasına ise 6 Ocak ABD kongresi baskını sebep olacaktı.

Önceki yazılarımda da değindiğim aşırı sağa operasyonlar yaklaşırken biraz da mercek altındaki gruplara bir bakalım istedim.

ABD’nin yeni terör örgütü

Özellikle seçim döneminde ABD’de en çok konuşulan gruplardan biri olmuştu “Proud Boys”. Hatta başkanlar arasındaki münazaralar sırasında Biden Trump’tan Proud Boys’u kınamasını istemiş ancak o lafı geveleyip durmuştu. Ertesi gün manşetlerde “Trump beyaz üstünlükçüleri kınayamadı” cümlesini epeyce okumuştuk. Proud Boys günler geçtikçe ABD’nin en tehlikeli siyasi oluşumu olarak sayılmaya başlandı. 6 Ocak kongre baskınının da önemli bir parçası olarak görülüyorlardı. Geçtiğimiz günlerde Kanada Proud Boys’u terör örgütü ilan etti. Televizyonlarda ise eski istihbaratçılar “Proud Boys gibi örgütlere El Kaide’ye karşı uygulanan operasyonlar uygulanmalı” gibi cümleler kullanıyorlardı. Hatta ABD, Proud Boys gibi örgütlerle bağı olabilir korkusu yüzünden ulusal muhafızlara gerçek mermi vermek bile istemiyordu. Biden’ın yemin töreninde bir saldırı olabilir korkusu ile Washington D.C’nin tamamı kapatılmıştı ve şehrin güvenliği asker tarafından sağlanmıştı. Tehdit açıkça ortadaydı değil mi?

Ben bu konuya biraz şüphe ile yaklaşıyorum. New York Times’ın iddiasına göre Proud Boys’un üye sayısı bin ile üç bin arasında. Evet, bu korkunç terör örgütü neredeyse parmakla sayılacak kadar üyeye sahip. İşin enteresanı ise örgütün mevcut lideri Enrique Tarrio isimli kara tenli bir Kübalı. Kendi gruplarını “modern dünyayı inşa etmiş olmaktan utanç duymayı reddeden batılı şovenistler” olarak tanımlıyor. Sol düşüncelerden nefret ediyorlar ve solculara şiddet uygulanmasını onaylıyorlar. Grup içinde çok yaygın olmasa da siyah üyeler de mevcut. Muhafazakarlığı ABD’nin kurtuluş yolu olarak görüyorlar. Doğaları gereği beyaz üstünlükçü olamayacaklarını iddia ediyorlar. Bana kalırsa da beyaz üstünlükçü değiller. Aşırı milliyetçiler ama beyaz üstünlükçülük başka. Aradaki fark sağcıların solun bin çeşit fraksiyonuna doğrudan “komünist” yaftası yapıştırması gibidir.

Kimdir bu Proud Boys? - Resim : 1

Bir Proud Boys üyesi “ Pinochet yanlış bir şey yapmadı “ t-shirt’ü giyiyor

Batı dünyasının içinde bulunduğu kavram kargaşası kendilerine hiç yardımcı olmuyor. Sokakta siyah vatandaşı vuran polise de ırkçı deniyor, internette Kamala Harris’i herhangi bir sebeple eleştirene de. “Irkçı, cinsiyetçi, xfobik” gibi kelimeler karanlık çağların “kafir” kelimesine dönüştü. Yani genel siyasi akışın tersine duran kimseleri ötekileştirmek için kullanılan bir etikete benzediler. İnternet ortamında “ırkçılık” ile itham edilen insanların büyük çoğunluğunun ırkçılık yaptığına şahit olmadım. Daha dün hayatı insan hakları mücadelelerinde geçmiş bir Yahudi olan Bernie Sanders’a Kudüs’e ABD büyükelçiliği açılmasın yönünde oy kullandığı için antisemit dediler.

Peki bu “Proud Boys” çok mu masum?

Hem de hiç değiller. Sonuçta şiddet yanlısı aşırı sağcı bir gruptan bahsediyoruz. Black Lives Matter eylemleri sırasında sokakta eylemci bulup döven internette ırkçı paylaşımlar yapmaktan geri durmayan Müslüman karşıtı bir nefret grubu sonuçta. Ancak beyaz üstünlükçü değiller. Bu tarz grupların sahip olduğu “beyaz ırkının geleceğini kurtarma” fikrine sahip değiller. Aradaki fark neden mi önemli? Çünkü bugün medyada “beyaz üstünlükçü” tanımı çok sık kullanılıyor. Her sağcıyı “beyaz üstünlükçü” diye yaftalarsanız bu tarz grupların kendilerine üye bulmasını kolaylaştırmış olursunuz. İnsanları o tarafa itmenin alemi yoktur.

Irkçı olmaları yeterli değil mi?

ABD’de yaşayan bir siyahsanız tarafı olduğunuz her düşünce yüzünden bir şekilde ırkçılığa maruz kalabilirsiniz. Eğer sola yakın bir siyahsanız malum aşırı sağcı çevreler tarafından “N” kelimesi ile aşağılanırsınız. Eğer muhafazakar bir siyahsanız sol kesimden birileri size “Uncle Tom” ( Huckleberry Fin romanında itaatkar köleyi temsil eden Tom Amca) ya da “Coon” (beyazları eğlendirmek amaçlı yaratılan siyah stereotipik ırkçı bir karakter) diyecektir.

Irkçılığın önemli bir sorun olmaya devam etmesine rağmen ABD halkında çok yaygın bir durum olduğuna inanmıyorum. Joe Biden seçilmeden önce ABD halkının %15’i pek iyi insanlar değiller demişti. Bunu söylerken ırkçılardan bahsediyordu ve muhtemelen de haklıydı. Ancak solun siyahlara “tam olarak benim istediğim şekilde hareket etmezsen seni ırkın üzerinden aşağılayacağım” yargısı da ırkçılığın tek tarafa ait olmadığına bir örnekti. Mesela Black Lives Matter protestolarına şüphe ile bakan, yağmaları kınayan siyahlar bahsettiğim ırkçı ifadelere maruz kalmışlardı. Bu sadece siyahalara özel de değildi.

2020 seçimlerinde Trump’ın latinolarda oylarını arttırmış olması liberal kesimde öfkeye yol açtı. Trump’ın ırkçılığı en çok latinolara karşıydı. Ancak yine de hem latinolarda hem siyahlarda oylarını arttırmayı başarmıştı. Bu da internet liberallerinin içindeki ırkçıyı ortaya kusmasına yardımcı oldu. İşin özetinde ırkçılık her siyasi harekette ortaya çıkabiliyor ancak beyaz üstünlükçülük başka bir kavram.

Bu kadar panik neden?

Proud boys ve benzeri grupların üye sayısı çok az, yaptıkları en korkunç şey ABD, kongre binasının kapısını “açık unutunca” içeri dalmak oldu. Bu da onlara karşı yapılabilecek operasyonları tetikledi. Demokrat siyasetçiler kamuoyu tepkisini yeterli bulmamış olacaklar ki baskın sırasında “ yaşadıkları korkunç deneyimi” anlattıkları oturumlar başlattılar.

ABD vatandaşı ise sabahtan akşama kadar “beyaz üstünlükçü” tehlike ile uyutuluyor. Böyle bir tehdidin olmadığını söyleyemem ama abartıldığını söyleyebilirim. Abartılıyor çünkü ABD hem içeride hem dışarıda Rus ve Çinlilere kaybettiği hegemonyayı tekrar kurabilmek için ciddi bir istihbarat ağı inşa etmesi gerekiyor. Bir terör tehdidi yaratmadan da kamuoyunu tıpkı 11 Eylül sonrası getirdikleri gibi insanların mahremiyetlerine giren yasalara ikna edemeyecekler. Maalesef o dönemde buna karşı çıkan solcular şu anda ilk Trump ve yandaşlarına vuracağı için kutlama aşamasındalar. Eğer kamuoyu yine de ikna olmazsa ABD’de kongre baskını gibi başka eylemler de görmek zorunda kalabiliriz. Biraz yukarıda bahsettiğim Proud Boys lideri Enrique Tarrio vardı ya? Onun da eskiden FBI ve polisle birlikte çalışmış, muhbirlik yapmış biri olduğunu bir kenara not edelim. Haftaya başka bir yazıda görüşmek dileğiyle, iyi hafta sonları efendim.