Yanlış insan kaynaklarının MEB'e maliyeti nedir ve bu konuda ne kadar tazminat ödenmiştir?

Hiç Kimsenin Plansız, Programsız, Kafasına Göre MEB’e İnsan Kaynakları Politikaları Belirleyip, İnsan Ve Kaynak İsrafı Yaparak MEB’e Zarar Verme Hakkı Yoktur

Bu eğitim sisteminin kendisine yön veren insanlar kadar olduğunu düşündüğümüzde, MEB için insan kaynakları politikalarının ve bu politikalara yön verenlerin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuş oluruz. Aksi halde fakir insan kaynakları politikaları nitelikten, uzmanlıktan ve liyakatten uzak olacağından, uzun vadeli, eğitim sistemimizin çöküşü anlamına gelecektir. Daha önceki yazılarımızda ideal eğitim insan kaynakları politikalarının nasıl olması ve olmaması gerektiğini “MEB İNSAN KAYNAKLARI POLİTİKALARINDAN DOLAYI MI CUMHURBAŞKANI’NIN SÖYLEDİĞİ HEDEFLERE ULAŞAMIYOR” gibi yazılarımızda zaten ortaya koymuştuk.

Bu yazıda liyakate, hiyerarşiye, uzmanlığa uygun atamalar yapmanın ötesinde, bir başka noktaya dikkat çekmek istiyorum. Merak ediyorum; acaba MEB’in yanlış insan kaynakları politikalarının incelendiği, bunların MEB’e maliyetinin ortaya konduğu ya da bu konuda mahkeme kararlarından dolayı ödenen tazminat miktarlarının incelendiği bir kitap, araştırma ya da tez var mı? Ya da MEB, bize bu verileri açıklarsa çok mutlu oluruz. Çünkü verdiğimiz vergilerle finanse edilen MEB’in bu konudaki verilerini bilmek hepimizin hakkı. MEB’in Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nde ya da Strateji Geliştirme Başkanlığı’nda bu veriler varsa, bunların kamuoyuyla paylaşılması, biz eğitimci köşe yazarları ve araştırmacılar için yol gösterici olacaktır.

MEB’in Tecrübe Birikimine ve Kurumsal Hafızasına Zarardır

MEB, 1 milyonu aşan personeliyle adeta bir eğitim ordusudur. İşte bu eğitim ordusuna dair uygulama; insan kaynakları politikalarının öğretmen ve okul yönetici alımlarından ilçe, il ve bakanlık yönetici alımlarına kadar akılcı ve bilimsel olması gerekmektedir. Eğer böyle olmazsa, birleri birilerini havuza almakta, bunlar burada maaşlarını almaya devam etmektedirler hiçbir iş yapmadan. Bir diğer taraftan da, MEB’in tecrübe birikimine ve kurumsal hafızasına zarar vermektedir. Hiç kimsenin plansız, programsız, kafasına göre MEB’e insan kaynakları politikaları belirleyip, insan ve kaynak israfı yaparak MEB’e zarar verme hakkı yoktur. Müfettişlerden öğretmen atamalarına, okul müdür ve müdür yardımcısı alımına, MEB’in ciddi bir insan kaynakları politikasına ihtiyacı vardır.

Çünkü MEB’in örneğin; yönetici atama sistemini incelediğinizde, yönetici atama ile ilgili pek çok kararın mahkemeden döndüğünü, yönetici atama yönetmeliğinin defalarca değiştirildiğini, bu konuyla ilgili sayısız davanın mahkemeden döndüğünü, bunların devlete ciddi mali zararları olduğunu, bu konuda MEB’in önemli tazminatlar ödediğini görürsünüz.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın insan kaynakları politikalarıyla ilgili yazılacak o kadar çok negatif şey var ki, bu konuda kitap bile yazılır. Ama bizim vergilerimizle finanse edilen MEB, yanlış insan kaynakları politikalarının MEB’e maliyetini, insan kaynaklarıyla ilgili davalarda ne kadar tazminat ödendiğini açıklarsa hepimiz aydınlanmış oluruz. Bu aydınlanmanın ışığında da ülkemizin geleceğini oluşturma, geliştirme ve yönlendirme anlamında en önemli bakanlığımız olan MEB’in eğitim bürokrasisini ve insan kaynakları politikasını çağdaş dünya standartlarına uygun olarak hukuk ve liyakate dayalı bir şekilde yönlendirebiliriz. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…