Sistemsiz eğitim balıksız göle benzer; ne kadar olta atarsan at, elin boş dönersin

Eğitim Sistemimiz Ne Yaparsak Sistem Olur?
Eğitimdeki Reformlar, Sistem Düşüncesinin Farkında Olarak Yapılmalıdır

Eğitimde başarılı olabilmemizin en önemli yollarından biri; öncelikle eğitimimize bir sistem modeli çerçevesinde bakabilmektir. Bunun için de eğitimimize bir sistem olarak bakma zorunluluğundan hareketle, bütüncül politikalar uygulamalıyız. Bunun ilk yolu da eğitimimizin felsefesini ortaya koymaktan geçiyor. Ve bu eğitim felsefesi üzerinden kurgulanacak olan eğitim sistemimizin temel amacı seçmek değil, geliştirmek olmalıdır. Ve yine bütüncül bir bakış açısından hareketle, eğitim sistemimizin bileşenleri olan okul, öğretmen ve sınıfın birbirleriyle iletişimlerinin ne olacağı belirlenmelidir.

Sistemin Olmazsa Olmazı; Öğretmenler ve Eğitim Liderleridir

Eğitimimizdeki sistem düşüncesini oturtmaya çalışırken, öğretmenlerin ve eğitim liderlerinin, sistemin en önemli parçaları olduğunu unutmadan, yetkinlikleri net olarak oluşturulmalıdır. Eğitim sistemimizdeki yeni yapılanmalar, analizler ve reformlar veriye dayalı yapılmalıdır. Ama bununla beraber, kanıt temelli yaklaşım da önemsenmelidir. Sistem olmanın bir gereği olarak öğretmenler ve eğitim liderleri, sistemden hızlı bir şekilde dönüşümler alabilmelidirler. Bakanlığın merkezi havuzunda biriken verilere anında ulaşabilen öğretmen ve eğitim liderleri, sistemden alabildikleri geri bildirimlerle eğitime daha fazla katkı koyabilirler. Bu yönüyle MEB’in e-okul sistemi çok önemlidir ama daha fazla eğitim politikası üretme anlamında kullanılmalıdır.

Eğitimin Tüm Paydaşları, Eğitim Sisteminin Tüm Aşamalarına Daha Fazla Dâhil Edilmelidirler

Eğitim sistemimizin oturabilmesi adına, eğitimin tüm paydaşları eğitim sisteminin tüm aşamalarına daha fazla ve gerçek anlamda dâhil edilmelidirler. Tüm sistemin liyakat merkezli kurgulanması ve işletilmesi gerekmektedir. Eğitim sisteminde yapılan değişiklikler ha diye akşamdan sabaha yapılmamalıdır. Yapılan tüm değişiklikler, gerçek pilot çalışmalara dayandırılarak yapılmalıdır. Gerçek pilot çalışmalar, bu yönüyle, eğitim sistemimizin önünü açacak ve yeni modeller geliştirecektir.

Eğitim sistemlerinin, sistemsizlikten kurtulması hayati değerdedir. Diğer türlü, eğitimle ilgili ne yaparsanız yapın, yapılanların hepsi bir karadelik misali boşa gidecektir. Eğitimde yapılan tüm değişiklikler, bir sistem düşüncesi etrafında yapılandırılmalıdır. Örneğin; merkezdeki bir yapıyı nasıl değiştiririz, eğitimin organizasyon yapısında nasıl bir değişiklik yapılabilir, eğitim aygıtının kendisinin bizzat tanımı üzerinde neler yapılabilir, taşra ile merkez arasında nasıl bir denge ve iletişim olmalı vb. konular, sistemsel yönüyle ele alınmaya muhtaçtır.
Yani eğitimdeki reformlar, sistem düşüncesinin farkında olarak yapılmalıdır. Sistemi; birbiriyle ilişkili öğelerin belirli amaçlara dönük olarak birlikte çalışmasına dayanan bir bütün olarak tanımlarsak, eğitimde başarıyı yakalayabilmek için eğitimimizi sistem yaklaşımı açısından ele almak durumundayız. İşte bu sistem yaklaşımına da yukarıda sözünü ettiğimiz ilkeler açısından yaklaşmalıyız. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…