Efsane olsan da kaybediyorsun

Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım 20 yıl çok önemli yatırımlar yaptı, şampiyonluklar kazandırdı, rakip takımlardan çok daha fazla sayıda üye yaptı, girdiği her seçimden zafer ile çıktı.

Fethullah Gülen’in “şike” kumpası ile 3 Temmuz darbesi sonucunda cezaevine girdi ama yılmadı demokrasi tarihinde görülmemiş bir direnişin lideri oldu.

Taraftarlar da delegeler de Türk milleti de FETÖ kumpasına karşı yaptığı direnişi takdirle karşılayarak Yıldırım’a “Efsane Başkan” dediler.

Büyük bir güce ulaştı, rakiplerine ve en önemlisi Fenerbahçe taraftarları ile delegelerine dahi meydan okumaya her kesimle kavga etmeye başladı.

“Yanlış ya da doğru her şeyi ben yaparım” havasına girdi.

Ancak Efsane Başkan Yıldırım 3 Haziran Pazar günü kongrede rakibi Ali Koç’a karşı büyük bir fark ile kaybetti.

Ali Koç seçilmesinin ardından yaptığı balkon konuşmasında, “Efsane Başkan” diyerek çok güzel bir konuşma ile Yıldırım’a değer verdiğini de ifade etti.

Fenerbahçe Kongresi ile görüldü ki efsaneler de kaybedebiliyor.

Bunun adı dip dalgasıdır.

Deprem yerin kilometrelerce altında meydana gelen taban hareketidir ki yeryüzünde büyük yıkımlara neden olur ve buna da dip dalgası denir.

Aziz Yıldırım da Fenerbahçe delegelerinin taban hareketi sonucunda dip dalgasının yıkımına uğradı.

Fenerbahçe Cumhuriyeti’nin seçimi sonuçlandı ve sıra 24 Haziran’da yapılacak Cumhurbaşkanı ve Milletvekili seçimine geldi.

16 yıldır Türkiye’yi yöneten AKP iktidarı görevde.

Defalarca girdiği seçimleri kazanan ve AKP iki kez Cumhurbaşkanı seçti iki kez referandum yaptı, istediği sonuçları aldı.

16 yıl boyunca yol, alt-üst geçit, tünel, köprü yaptı, hastane, bakanlık, stat binaları inşa etti.

AKP’ye milyonlarca kişi üye oldu ve her seçim sonrasında Meclis’te tek başına iktidar oldu.

Recep Tayyip Erdoğan başbakanlık görevinden sonra cumhurbaşkanı da seçilince ülkeyi tek başına yönetmek istedi.
Gerek başbakanlığın, gerek cumhurbaşkanlığının gerek yasamanın, gerek yargının gerekse yürütmenin yetkilerini tek elde toplamak amacıyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen tek adam yönetimine geçilmesi için 16 Nisan referandumu yapıldı ve % 51 ile “evet” çıktı.

Gerek 16 yıllık AKP iktidarı gerekse 16 Nisan 2017’den bu yana yapılan icraatlar gösterdi ki Erdoğan’ın uygulamaları tek adam yönetimidir.

Seçim kazanan Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun AKP Genel Başkanlığından, İstanbul, Ankara, Bursa, Balıkesir, Düzce büyükşehir belediyelerinde de başkanların istifaya zorlanarak azledilmeleri Erdoğan’a ve AKP’ye büyük puan kaybettirdi.

Erdoğan AKP’nin bu durumunu “metal yorgunluğu” diye tanımladı.

Ve geldik 24 Haziran’a.

Fenerbahçe’de yaşanan büyük değişim ve oluşan dip dalgası bakalım Türkiye Cumhuriyeti’nde de yaşanacak mı?