AKP, muhalefeti tuzağa düşürdü

AKP'nin müthiş algı operasyonlarına muhalefet partileri gerekli yanıtı maalesef veremiyorlar. Diğer bir deyişle siyasetin gündemini iktidar partisi AKP belirliyor, muhalefet partileri bu gündemin peşine takılıyor.

Yeniçağ gazetemizin yazarı Murat Ağırel, Oda TV Haber Müdürü Barış Terkoğlu, muhabir Hülya Kılınç ve Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, Yeni Yaşam gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik ve Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser dün hâkimlerin karşısına çıktılar.

Yazımı sonlandırırken duruşma devam ediyordu.

Dolayısıyla çıkacak kararı değerlendirmeyi yarına bıraktım.

Gelelim AKP'nin muhalefeti tuzağa düşürmesine.

Ankara Barosu önderliğinde başkente yürüyen baro başkanları 27 saat Ankara girişinde yağmur altında bekletildiler.

Sonra araya girmeler filan ki bence hepsi tezgahtır baro başkanlarının yürümelerine izin verildi ve Anıtkabir'e gittiler.

Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan sordu;

- "15 dakikada bitecek tören neden 27 saat sürdü

Neden biliyor musunuz?

Ben söyleyeyim:

- AKP gündem değiştirecekti…

Bu amaçla da;

AKP Meclis grup başkanvekilleri CHP, HDP ve İYİ Parti'den hızla randevular aldılar.

Siyasi olarak gündem değiştirmek için iki hedefleri vardı;

1. Barolarla ilgili düzenlemeyi görüşmek…

2. Yargılanan 6 gazeteci konusunu gündemden düşürmek

Barolarla ilgili düzenleme konusu günlerdir gündemde.

Türkiye'deki neredeyse tüm baroların ve tüm muhalefet partilerinin itirazlarına rağmen yaptıkları hazırlıkları gizleyen AKP'liler hatırlarsanız muhalefet ve baroları şöyle eleştirdiler:

- "Daha yasa metni yok. İçeriğini bilmeden neye itiraz ediyorsunuz?"

İşte o içerik dün aniden ortaya çıkıverdi.

AKP meclis grup başkanvekilleri CHP, HDP ve İYİ Parti'den mevkidaşlarını ziyaret ederek AK Barolar için bilgi verdiler.

Değerli okurlarım,

Sizlerin akıllarına hemen şu soru gelir:

Mecliste grubu bulanan MHP neden yok?

MHP olmayan pakete destek vereceğini peşinen açıklamıştı.

Ya da bu değişikliği birlikte hazırlamışlardır.

AKP, dün ziyaretlerde CHP, HDP ve İYİ Parti'nin de desteğini istedi.

Bana gelen bilgiler 3 muhalefet partisi de AK barolara tepki gösterdiğidir.

Değerli okurlarım,

AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan AK Barolar teklifini şöyle açıkladı:

"Baro teklifimizin iki temel başlığı var. Beş binden fazla avukatın olduğu yerlerde birden fazla baro kurmaya imkan vermesi. Adı gibi baroların eşit temsili ve baroları birkaç büyük baronun tahakkümünden kurtarmak…"

Birkaç büyük baro dediği en çok avukata sahip olan Ankara, İstanbul ve İzmir barosu olsa gerek.

Peki;

- Türkiye'nin "tek adam rejimi" tarafından idare edilmesi demokrasinin tahakküm altına alınması değil mi?

- Yasama, yürütme ve yargının tek adam rejimi tarafından tahakküm altına alınması yok mu?

- Medyanın siyasi yargı kararları ile tahakküm altına alınması gerçeği yaşanmıyor mu?

Sorması ayıp ama bu AKP'liler hani HDP'ye karşıydılar?

Hani AKP'liler ve yandaş medya temsilcileri televizyon programlarında HDP'ye verip veriştiriyorlardı?

Ne oldu da randevu alıp ziyaretlerine gittiler?

Değerli okurlarım,

1980 öncesi Türkiye bu bölünmüşlüğün acısını en çok çeken ülkeydi.

Türk polisi;

- POL-DER

- POL-BİR

Öğretmenler;

- TÖB-DER

- ÜLKÜ-BİR diye bölündüler.

Sendikalar, dernekler, memurlar, işçiler bölününce toplumsal sıkıntılar ülkede büyük gerginlikler yaşanmasına hatta can kayıplarına neden oldu.

Türkiye'de adaletin olmadığı, yargının siyasallaştığı bir ortamda AKP savunmanın olmazsa olmaz avukatları arasına da siyaseti sokuyor.

Büyük önder Atatürk'ün döneminde Ocak 1934'te İzmir'de düzenlenen Türkiye Avukatlar Kongresi'nde, "Türkiye Avukatlar Birliği" kurulmasını kararlaştırıldı.

Ancak, 7 Temmuz 1969 tarihinde yürürlüğe giren 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile "Türkiye Barolar Birliği" kuruldu.

51yaşında olan Türkiye Barolar Birliğini oluşturan temel taşlar yani 81 ilin barosu bugün parçalanma ile karşı karşıya.

"Böl, yönet" anlayışı bu iktidarın temel ilkesidir.