Amerika'nın kalleşliğini unutmam, unutturmam

Türkiye ile Amerika dost mu? Müttefik mi? NATO üyesi iki ülke arasında yaşananlara bakıldığında Amerika ne dostumuz, ne müttefikimiz. NATO ise Amerika'nın emrinden asla çıkamaz.

Dün 4 Temmuz idi.

Kahpe, alçak Amerika'nın 4 Temmuz 2003'te 11 şerefli Türk askerine ters kelepçe ile başlarına çuval geçirmesinin 18. yılı idi.

Gerek 18 ay Asteğmen Komando olarak edindiğim askerî kurallar açısından, gerekse Türk vatandaşı olarak vatanıma olan bağlılığım açısından düşündüğümde açık söyleyeyim;

- Hazmedemiyorum…

Amerika'nın Türk askerine yaptığı bu şerefsizliği, bu alçaklığı, bu kalleşliği unutmam unutturmam.

* 1 Mart Tezkeresi

Dönemin Başbakanı AKP'li Abdullah Gül iktidarı tarafından hazırlanan "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yabancı ülkelere gönderilmesi ve yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunması için Hükûmete yetki verilmesine ilişkin başbakanlık tezkeresi" 1 Mart 2003'te Meclis'te reddedildi.

363 milletvekili olan AKP tezkerenin geçmesi için gerekli 267 çoğunluğa ulaşamadı.

Çünkü Bülent Arınç'ın önderlik ettiği AKP'li bir grup tezkereye karşı yoğun kulis yaptılar.

* İlk kalleşlik

Özel Kuvvetler Komutanlığında o dönem görev yapan ve bugün emekli olan üst rütbeli bir subay ile 1 Mart Tezkeresi'ni konuşurken yaptığı çarpıcı açıklamaları özetleyeyim:

- "22 Nisan 2003 günü, Erbil'deki Özel Kuvvetler Komutanlığı Karargâhında görevli 6 Türk askeri, Türkiye'den gelen bir insani yardım konvoyuna güvenlikleri için eşlik ederken Amerikalı askerler tarafından kalleşçe gözaltına alınarak Kerkük havaalanına götürüldüler.

Yarbay komutasındaki bu timin diğer yarısı silah arkadaşlarını merak edip bölgeye gidince onlar da aynı kalleşliğe maruz kalıyorlar.

Amerikalılar Türkiye'ye yazılı olarak şöyle ültimatom verdiler:

- Amerika, Irak'ı işgal etmiştir ve bu toprakların egemenliği Amerika'nındır. Türk askeri Irak'ta görev yapamaz.

- Irak'taki Türk askerî personelinin her zaman üzerinde kimlik ve üniforma taşıması gerekir.

- Bu kurala uymayan askerler gözaltına alınır…"

Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün "ültimatom benzeri" diye değerlendirdiği, AKP iktidarının ise hiç umursamadığı Amerika'nın bu kalleşliği sonrasına bakalım.

* 2. kalleşlik: 4 Temmuz

Özel Kuvvetlerde görev yapan ve bugün emekli olan üst düzey subay 4 Temmuz 2003'teki çuval olayının gerçeğini de şöyle anlattı:

- "Öncelikle vurgulamak gerekir ki o dönemde görevde olan gerek Genelkurmay Başkanlığı (Hilmi Özkök - OU) gerek iktidar (AKP) 22 Nisan'daki olayı maalesef dikkate almadı.

Aslında 1 Mart Tezkeresi'nin Meclisten geçmemesi Amerikalıları çok kızdırmıştı.

Biraz eski tarihe merhum Bülent Ecevit hükümeti dönemine gidersek, Amerika ile Türkiye arasındaki iş birliğini de hatırlamak lazım.

Amerika CIA ve Özel Kuvvetler İstihbaratçılarından oluşan 600 kişilik bir birliği Türkiye'den Kuzey Irak'a geçirmek için izin istedi.

Hükümet bu izni verdi ve Genelkurmay da 2 ayrı grup olarak Amerika'nın yapacağı askerî müdahaleye istihbarat toplayacak bu ekibe bir subay 3 astsubaydan oluşan 2 tim görevlendirdi.

İlişkiler bu kadar iyi iken 1 Mart tezkeresi Amerikalıları çok kızdırdı.

22 Nisan'daki kalleş gözaltı sonrası Ankara'da görevli Amerikalı Korgeneral, Genelkurmay Harekat Başkanının telefonlarına dahi çıkmadı.

Aslında yapılması gereken AK Parti İktidarı ile Genelkurmay Başkanlığının 22 Nisan'da yaşanan vahim olay üzerine Amerika ile uzlaşma ve ortak görev yapma anlaşması idi.

Bu yapılmadı.

4 Temmuz'a gelince; Amerikalılar, Hava İndirme Tugayından 50 zırhlı araçla Süleymaniye'de bulunan Türk askerlerinin binasını sarıyorlar.

Normal bir apartman ama tepesinde makineli tüfekli korumamız var.

Amerikalı komutan kapıyı çalıyor, açılınca aniden içeri girip 11 askeri gözaltına alıyorlar.

Hangi komutan, müttefikimiz olan NATO üyesi Amerikalı askerlerden böyle bir kalleşlik bekler ki?

Tüm haberleşme olanakları imha ediliyor. Ancak dışarıdaki bir astsubay zorlukla, saatler sonra Silopi komutanlığına durumu ihbar ediyor ki Genelkurmay Başkanlığı da ancak haberdar oluyor."

Değerli okurlarım,

AKP iktidarı Amerika'ya karşı sert önlemler alınması ve nota verilmesi için muhalefetin yaptığı çağrıya şu karşılığı verdi:

- "Ne notası, müzik notası mı?"

İşte Amerika'nın yaptığı tarihi bir alçaklık, işte AKP'nin vurdumduymazlığı budur.

Dün bekledim ki siyasiler 4 Temmuz'u şiddetle kınasınlar.

Ne iktidardan ne muhalefetten tek kelime geldi.

O halde ben büyük Türk milleti adına Amerika'yı şiddetle, nefretle kınıyorum

Etiketler
NATO