Renk uyumunu bilmeden olmaz, her şeyin gerçeği, medyanın rutini...

KAYDA GEÇSİN Covid 19 olayı yaşamımıza ‘vaccine nationalism’ diye bir olgu da soktu tıpkı İngiltere ve ABD’de olduğu gibi lakin bilim bu işten tek çıkış...

KAYDA GEÇSİN

Covid 19 olayı yaşamımıza ‘vaccine nationalism’ diye bir olgu da soktu tıpkı İngiltere ve ABD’de olduğu gibi lakin bilim bu işten tek çıkış yolu ve sorun global bilim gerçeğinden başka çare bırakmamış durumda .

Biraz renk uyumundan bahsetmek istiyorum , ne alaka diyecek olursanız ;

Büyük çocuğun küçülen giysilerinin kardeşlerine giydirildiği yoksulluk nedir bilmeyen yoktur bu ülkede .

Ayıp da değildir, giysi üstüne göre yapılır böylece ablanın eskisi senin ‘yeni’ giysin olur.

Amma imkanların genişlemiş, artık kendi giysilerini alabilecek seviyeye gelmişsen , memleket meseleleri üzerine fikir beyan eden kanaat önderi olmuşsan ; kahve rengi ceket, içine uçuk mavi gömlek , yeşil gravat, lacivert pantalon , altına kahverengi ayakkabı ve gravatla asorti kafan büyüklüğünde yüzükler takıyorsan sen rüküşsün , rüküşler ciddi görevlere getirilirse bu zevkle , ve en kötüsü daha renk uyumlarını , renk şemasını bilmeyenler neyi idare edecek ki, nitekim edemiyorlar renk uyumu bu yüzden önemli .

Çok kötü giyimlerle karşı karşıyayız , yamalı bir kazağın asaleti yerine renk uyumundan habersiz bir rüküşlük yakışmıyor.

Her kanalın kendi bilimadamı, tarihçisi, sosyoloğu , doktoru , kendinden bahsetmeye doyamayan saygı duyulan bunaklarına şimdide ‘rüküşleri’ ilave oldu .

Kendi stili olmayan , sponsordan ne bulursa bedava üstüne alanların alay konusu ‘şık’lıklarından , yeni gravat takmış ergen gibi dolaşıp karizmasını takım elbiseyle yerle bir edenini sineye çekiyoruz ama renk uyumsuzları ya da renk uyumu var diye boynuna paçavra bağlayanı çekilir gibi değil . Sayın Kılıçdaroğlunun yürüyüşüne spor ayakkabı reklamı alan arsızı da unutmayalım .

Kanallar doğru dürüst giydirmiyor musunuz kadrolarınızı , ayıptır küçük düşürüyorsunuz elemanlarınızı .

Devlet Rutini anlatanlar oldu ekranlarda, kendilerinden pek emindiler hatta aralarından en bilmişi bir ara ‘Ben Devletim’ diye bağıracak zannettim . Ama çok önemli bu sözleri unutmuşlar mıydı yoksa bilmiyorlar mıydı anlayamadım , o sözler Rahmetli Demirel’in ‘Devlet Gerektiğinde Rutinin dışına Çıkar’ sözleriydi .

Neyse biz asıl konumuz rüküşlüğe dönelim .

Rüküşlük kimseye hayır getirmez, demokrasi ise renk uyumsuz, renk Şeması bilmeyenlerle hiç olmaz.

Bianet’e göre Kasım ayında 31 kadın erkekler tarafından öldürülmüş 61 şiddet görmüş , 31 çocuk istismar edilmiş.

Bunlar ciddi işler , insanlar öldürülüyor, çocuklar istismar ediliyor olanlara yıllarca aldırış etmemiş ‘gazeteci’ olur mu , ‘insan’ olur mu , sanatkar olur mu ?

Bergen filmi yeniden çekiliyormuş , aferin gözünü çıkaran kocası olan ve her acıdan bir plak , şarkı yapan acıların kadını bir kahramandır Bergen , durmadan filmini çekmek yetmez , heykeli de dikilsin hatta Milli Bergen Günü ilan edin .

Ya Mandacı Halide ya Bergen , ikisi arasında gidip gelen bir toplumda her ay kadınlar öldürülüyor fuhuşa zorlanıyor , çocuklar istismar ediliyor . Nasıl bir saçmalıktır bu Yarabbi bzi hayırlara çıkar .

Medya , kurgu endüstrisi haline gelirse saçmalamanın sonu gelmiyor , şimdi de yeni bir moda başladı ;

beklenen değişime kaynak yapmak için yaptıklarının tersini kurgularda oynarlarsa sanki yırtacaklar !

Omurgasızlığın kendine has ahlakında haysiyetsizlik böyle bir formda karşımıza çıkıyor.

Kadın dövmekle mi namlı , dizide kadın sever nerede ise feminist, Sicilli Atatürk düşmanı mı dizide Atatürkçü , hatta Atatürk’ü canlandırırsa şaşırmayın , Ayyaş mı dizide ağzına içki koymayan adam, dindarlarla alay mı ediyor dizide beş vakit namaza duruyor.

Hristiyan olsalar bunların günah çıkarma kuyruğu Atlantiği aşar da Müslüman oldukları iddia olunuyor !

Yalan dolandan Gerçeklere yer kalmadı .

Bunlara mı terk edeceğiz ülkeyi , hayır asla isteseler kıymetini bilseler diyeceğim olmazdı .

Herşeyin gerçeğini , Atatürkçü, Gazeteci, Doktor, Hakim , Savci, yoksul, zengin , Müslüman, Hristiyan,Yahudi, Ataist , Şaman bizden olan gerçekleri Saygıyla Kayda Geçirelim Efendim gerisini keşke unutabilsek ama her saniye buradayız diyorlar bunlarda medyanın rutini oldular