İşte hayatı İstanbullu Gelin'e konu olan Ülkü Sarpkan'ın gerçek hikayesi

Tutkulu bir aşk hikayesinin anlatıldığı ve geniş kitlelerce sevilen 'İstanbullu Gelin' geçtiğimiz günlerde final yaptı.

Dizinin hikayesinin alındığı kitap ise Dr. Gülseren Budayıcıoğlu'nun Hayata Dön isimli eseri. Ne var ki bambaşka birisi, gerçek İstanbullu Gelin'in kendisi olduğunu iddia ediyor.Bu iddiayı da büyük bir aşk hikayesi ile dile getiriyor.

Bir dönem Türkiye'yi kasıp kavuran Beyaz Kelebekler grubunun solistlerinden Ülkü Üst Sarpkan, bu hikayenin gerçek hayattaki esas kahramanı.Kendisi bu konuda çok iddialı, eğlenceli bir dilde sık sık gerçek İstanbullu Gelin olduğundan bahsediyor.

Gençliğinde modacılığa ve müziğe karşı büyük ilgisi olan Ülkü Üst, Beyaz Kelebekler grubuna katıldıktan sonra, müzik camiasınca çok sevilir, herkes geleceğinin çok parlak olduğunu düşünmektedir.Bir yandan bir terzinin yanında çalışırken, öte yandan sahne alan sanatçı, büyük beğeni toplamıştır. Öyle ki turneler üst üste geliyordu ve gazinoların aranan sanatçılarından biriydi. 'Sen Gidince Bak Neler Oldu' şarkısı ile sadece Türkiye değil, Avrupa'yı da etkisi altına almıştır.

Beyaz Kelebekler ile sahne hayatında her şey çok güzel giderken Ülkü Üst'ü bir anda aşk buldu, Ali Sarpkan ile tanıştı. Ne var ki bu aşk için çok büyük fedakarlıklar yapması gerekecekti. Bursalı çok zengin bir ailenin yakışıklı oğlu olan Ali Sarpkan, Ülkü Üst'ü yakından takip ediyordu, sahnenin en önünden bilet alıyor, çiçekler hediye ediyor, hiçbir konseri kaçırmıyordu.

İkili büyük bir aşk yaşıyordu, evleneceklerdi ancak Ali Sarpkan'ın tek bir şartı vardı: Ülkü Üst'ün sahneyi bırakması! Ülkü Üst, yıllar sonra pişmanlıkla anacağı bu kararı vermişti, artık sahnelere çıkmayacaktı. İlk başlarda da bu durum onu rahatsız etmedi, üniversite okumuş bir beyefendi olan Ali Sarpkan ile sırılsıklam aşıklardı ve muhteşem bir düğün ile dünya evine girmişlerdi.

Sahne yoktu artık, eski mesleğine, modacılığa geri dönmüştü ve Kelebek Moda Evi'ni açmıştı Ülkü Üst Sarpkan. Ancak evlilik hayatında sarsıntılar başlamıştı. Evliliğin başında kayınvalidesi pek kabullenmez Ülkü Hanım'ı, hastalanır hastanelere düşer ancak bir şekilde, araları düzelir ve bal şekere döner. Ardından aile içi sorunlar sebebiyle Ali Sarpkan'ın ailesinin gelir kapıları bozulur, sorunlar yaşanır. Sarpkan kardeşler başka işler kurmayı planlar ancak işler yolunda gitmez, durum bu haldeyken o da eşine ve çocuklarına ilgisiz davranmaktadır.

Moda evi sayesinde kötü durumda kalan ailesini tek başına sırtladı, çalışmayı pek sevmeyen eşinin aksine, karınca gibiydi.Kelebek Moda Evi, Bursa'nın seçkin müşterilerini kendine çekmişti, işler tıkırındaydı. Ayrıca bazı derneklerde ve etkinliklerde şarkılar söyleyerek çok sevdiği eski mesleğini de kısmen icra etmeye başlamıştı. Ancak Ali Sarpkan hala çalışmıyordu, Ülkü Üst ise eve tek başına yetmeye çabalıyordu.

Her aksiliğe rağmen eşini oldukça seven Ülkü Üst Sarpkan, bir gün eşinin onu aldattığını öğrenince büyük bir sarsıntı yaşadı.Aşık olduğu adamdan beklemediği bir ihanet yaşayınca şok olan Ülkü Üst, 2000 yılında evleri ayırma kararı aldı. Birbirlerine sırılsıklam aşık olan çift, ihanetin gölgesinde kalmıştı ancak boşanmadılar, evlerini ayırdılar. Ülkü Üst de bu sıralarda emekliliğinin de gelmesi sebebiyle uzun süre ailesinin geçimini sağladığı moda evini kapattı.

Bursa'dan tekrar memleketine dönen Sarpkan, emekliliğin tadını çıkartıyor, gerçek 'İstanbullu Gelin'in kendisi olduğunu da her fırsatta dile getiriyor.Hem moda hem de sahne konusunda hala oldukça başarılı ve istekli, hayalleri ile başladığı yolculuğa devam ediyor. Hala pişman olduğu, bir hata olarak değerlendirdiği olay, yani sahneyi bırakmasına rağmen, çalışkanlığı, mücadeleci kişiliği ve olumlu bakış açısıyla hayatın ona getirdiği zorluklarla başa çıkmış, her zaman ailesini bir arada tutmayı başarmış birisi.

İşte nostaljik bir aşk hikayesi ile acı tatlı pek çok şeyi tecrübe eden Ülkü Üst Sarpkan'ın 'İstanbullu Gelin' dizisine ilham olan hikayesi bu şekilde. (Onedio)