İcra takibi nedir, nasıl yapılır?

İcra Takibi Nedir? İcra takibi; en kaba tanımıyla, cebri icrayı gerçekleştirecek olan icra dairesinin, alacaklının alacağını borçludan tahsil edebilmek için yaptığı çalışmaların bütünüdür.

İcra takibi nedir, nasıl yapılır?

Önemle ifade etmek gerekir ki, icra hukukunda borçlunun karşısında bir veya daha fazla alacaklı bulunur.

İcra dairesi, bu alacakları temin etmek saikiyle, borçlunun sadece belirli oranda malvarlığı değerine karşı bir işleme girişir. Alacak miktarının elde edilebilmesi için, icra dairesi, borçlunun belirlenen mallarına el koyar. Söz konusu mallar satılır ve elde edilen para alacakları kadar alacaklılara üleştirilir.

Bu noktada bir ayrım ortaya çıkmaktadır. Şöyle ki, icra dairesine başvurarak icra takibi sürecinin başlatılması mahkeme emriyle olabildiği gibi, ilamsız da olabilir. İcra ve İflas Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca uyarınca, “bir paranın ödenmesine veya teminatın verilmesine dair cebri icralar” ilamsız da gerçekleşebilir.

Para veya teminat alacağı olan bir alacaklı, icra dairesine başvurarak icra takibi başlatabilecektir. Bu işlemi direkt olarak alacaklının kendisi veya avukatı yapabilir. Eğer icra takibi, bir icra avukatı vasıtasıyla ilamsız olarak başlatılacaksa, icra dairesi bir “ödeme emri” çıkarır. Emrin tebliğin doğrudan doğruya borçluya yapılır. İcra takibi ilamsız olabileceği gibi, ilamlı da olabilir. Ancak yargıç kararıyla yapılan icra takiplerinde icra dairesi ödeme emri değil, “icra emri” çıkarır.

İcra hukukunda el konulacak olan malvarlığı değerleri sınırlı sayıda iken; iflas hukukunda çok fazla alacaklı olduğu için borçlunun bütün malvarlığına el konur.

Başlatılmış olan icra takibine İcra ve İflas Kanunu’nun 62. maddesi uyarınca yedi gün içinde yazılı veya sözlü olarak itirazda bulunulabilir.

İcra Takibi Nasıl Başlatılır?

Yukarıda da ifade edildiği gibi, icra takibi ilamlı ve ilamsız olarak başlatılabilir. Yani, icra mahkemesinin bu konuda bir hüküm vermesinin neticesinde de icra takibi başlatılması pekâlâ mümkündür. Ancak, uygulamada genellikle mahkeme kararı olmaksızın yapılan icra takiplerinin daha hızlı ve kullanışlı olduğu görülmektedir.

İcra takibi hangi türde ise, gerekli belgelerle birlikte alacaklının kendisi veya avukatı borçlunun yerleşim yeri mahkemesine gitmelidir. Bu belgelere icra takip talebi de dâhildir. Ardından icra tevzi bürosuna başvurularak alacağın miktarına göre belirlenen harç tutarı ödenecektir.

Son olarak, tevzi bürosunun yönlendireceği icra müdürlüğüne belgeler teslim edilerek icra takibi başlatılmış olur. Borçlu itiraz etmez veya ettiği itiraz haklı bulunmaz, ya da verilen sürede borcunu ifa etmezse, icra işlemi fiilen başlar.

İcra Takiplerinde İcra Avukatı Tutulmalı Mıdır?

Daha önce de zikredildiği gibi, icra takip talebini gerekli kuruma alacaklının kendisi de yapabilir; bir vekili (avukatı) aracılığıyla da bu işlemi gerçekleştirebilir. Takdir edilecektir ki, İcra ve İflas Hukuku pek çok kritik ayrıntıyı muhteva etmektedir. Bunların bir çoğu, bu konuda eğitim hayatını tamamlamış hukukçuların yetkinlik sahibi olduğu teknik konulardır. Hak düşürücü süreler, özenle dikkat edilmesi gereken noktalardan sadece biridir. Bu nedenle, bunca ayrıntının bir hukukçu tarafından müvekkili adına hayata geçirilmesi müvekkil için büyük kolaylık ve önem arz eder. Aksi halde gözden kaçması mümkün olan ufak detaylar, icra-iflas süreci için çok tehlikeli olabilir. Bir icra ve iflas hukukunda sürecin ankara avukat ve danışmanlığı ile yönetilmesi en sağlıklı yöntemdir.