İstanbul böyle zehirleniyor: Kanserojen asbest için formalite rapor düzenleniyor

Uzmanlar, kentsel dönüşüm nedeniyle yıkılan eski binalarda asbestle ilgili yeterli ölçüm ve bertaraf işlemi yapılmadığını söylüyor.

İstanbul böyle zehirleniyor: Kanserojen asbest için formalite rapor düzenleniyor

İstanbul’daki eski binaların dönüşümü sırasında ortaya çıkan asbest riski uyarıya rağmen devam ediyor.

Milliyet'ten Mert İnan'ın haberine göre, uzmanlar, akciğer kanserinin nedenlerinden sayılan asbeste ilişkin, kentsel dönüşüm ve yıkılan eski binalarda yeterli ölçüm ve bertaraf işlemlerinin yapılmadığına dikkat çekmeye devam ediyorlar.

32 İLÇEDEN YETERLİ ÖZEN GÖSTERİLMİYOR

Asbest Söküm Uzmanları Derneği tarafından yayımlanan son risk haritasında, İstanbul’da sadece 7 ilçe belediyesinin asbest denetimi konusunda titiz davrandığı öne sürülürken, diğer 32 ilçede asbest bertarafı konusunda yeterli özenin gösterilmediği belirtiliyor.

'FORMALİYE RAPOR' İDDİASI

Haritanın bazı belediyeleri rahatsız ettiğini savunan Asbest Söküm Uzmanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari, “Memnun olmayan belediyelerin yetkililerinden kaç binaya asbest envanter raporu alındığını, ilçe sınırlarında kaç ton asbest bertaraf edildiğini soruyoruz. Maalesef, müteahhit ve uzmanlık belgesi olan bazı kişilerin aralarında anlaşıp formaliteden rapor düzenlediğini biliyoruz. Asbest meselesi teknik konudan çıkıp hukuki soruna dönüşüyor. Belediyeler asbest tehlikesini görmezden gelerek bu işten kurtulamaz. Önümüzdeki günlerde yargı yoluna giderek halk sağlığını hiçe sayan kurum ve kişiler hakkına şikâyetçi olacağız” dedi.

''YÜREKLİ BİR SAVCI...''

Asbest denetim ve bertarafı konusunda en kötü karneye sahip ilçelerin Gaziosmanpaşa, Esenyurt ve Bakırköy olduğunu da öne süren Mehmet Şeyhmus Ensari, “Asbest ve benzeri tehlikeli maddeler temizlenmeden ana yıkıma geçilmesine kesinlikle izin verilmiyor. Ancak derneğimize gelen şikâyetler, sahadan topladığımız bilgiler ve araştırmalarımız gösteriyor ki, İstanbul’da sadece 7 belediye bu konuya ehemmiyet veriyor.

Geri kalan belediyeler kağıt üzerinde asbest kontrolü yapıyor veya bakanlık yazısı olmasına rağmen rapor istemiyor. Kağıt üzerinde rapor hazırlayan ve bu simsarlarla işbirliği yapan müteahhitlere karşı göreve hazır olduğumuzu deklare ettik. Mersin Yenişehir’de ücretsiz danışmanlık hizmeti verdik. Tüm belediyelere ücretsiz hizmet vermeye hazırız. Yürekli bir savcı belediyelerin dosyalarını incelerse durum net olarak anlaşılır” diye konuştu.

BAZI BELEDİYELER BELGE İSTEMİYOR

Özel bir asbest laboratuvarının sahibi olan Kenan Yıldız ise bazı belediyelerin müteahhitlerden tehlikeli atık belgesi istemediklerini öne sürerek, “Çatalca Belediyesi’nin bu belgeyi istemediğini biliyoruz. Gaziosmanpaşa Belediyesi rapor istemeyen ve tehlikeli atık konusunda karnesi en zayıf belediyelerden. Belediye yetkilileri rapor talebinin müteahhitlere ek yük getireceği ve kentsel dönüşümü tıkayacağını söylüyor.

Asbest raporunun maliyeti 1500 lirayı geçmez. Kağıt üzerinde bu raporu verenler var. Koskoca belediyelerin sınırlarındaki binalarda yılda birkaç ton asbest çıkması mümkün olabilir mi? Birkaç ton asbest, 100 metrekarelik bir çatının atığı demek. Her belediye kayıtlarını açıklasın. İstanbul’daki tablo çok korkutucu. 6, 7 bin lira maliyet için insan sağlığı riske atılıyor.”

KANSER YAYILABİLİR

Türkiye’de asbest ve halk sağlığına etkileri konusunda detaylı araştırmalara imza atan isimlerden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Metin Akgün “Kentsel dönüşümde eski binalarda kullanılan asbest içeriği ve miktarına göre akciğer kanseri ve mezotelyoma olarak bilinen akciğer zarı kanseri riski artıyor. Bu risk, öncelikle çalışanların ve yıkılan binaların yakın çevresinde yaşayanlar için daha fazla. Ortalama 10 yıllık bir süreçten sonra kanser görülmeye başlanırken, 15-20 yıl sonra kanser görülme ihtimali artıyor. Bu nedenle kentsel dönüşüm gelecek yıllarda kanser artışını tetikleyebilir, hatta ciddi artışlara şahit olabiliriz” diye konuştu.

Etiketler
Kanser