İstanbul'da lüks sitede hırsızlık şoku: 10 günde...

İstanbul Bahçeşehir'de lüks bir sitede yaşayan evi 16 Mayıs’ta soyulan iş insanı Barış Hasan Akmanlı, 10 gün içerisinde aynı siteye 3 kez hırsız girdiğini öğrenince soluğu mahkemede aldı.

İstanbul'da lüks sitede hırsızlık şoku: 10 günde...

Sözcü- Satış esnasındaki reklamların aksine sitede güvenlik açısından zafiyetlerin söz konusu olduğunu söyleyen Akmanlı, Bakırköy 1. Tüketici Mahkemesi’ne sunduğu dilekçede şunları söyledi: ”İnşaat firmasının internet sitesi ve broşürlerde bahsettiği hizmetlerin yapılıp yapılmadığını kontrol etmeksizin, siteyi yaptıktan sonra hizmet ve site yönetimi ile ilgili herhangi bir denetleme ve kontrolde bulunmadı. Sitenin arkasında kalan ve kot farkından kaynaklanan duvarın en üst kısmında herhangi bir tel örgü bulunmadığı gibi sitenin inşasında kullanılan demir iskele dahi inşaat bittikten sonra inşaat firması tarafından toplanmamış ve adete hırsızlara davetiye çıkarmıştır.''

10 GÜNDE 3 HIRSIZLIK OLAYI…

Bakırköy 1. Tüketici Mahkemesi’ne sunulan dilekçenin devamında, sitenin güvenlik ve diğer hizmetlerini üstlenmesi için anlaşılan danışmanlık şirketinin site sakinlerinin can ve mal güvenliğinin korunması ve devriye hizmetinin verilmesi gibi sorumlulukları yerine getirmediği iddia edilerek, ” Sitede 10 gün içinde 3 hırsızlık olayı yaşandı. Bunun da güvenlik zafiyetini ve imzalanan hizmet sözleşmesinin ayıplı ifasını açıkça ortaya koymaktadır. Söz konusu inşaat firmasının site için vaat ettiği huzur ve güvenliği sağlayamadığı , şirket yönetim ile imzalanan sözleşmenin gerekliliğini yerine getirmediğini aynı zaman da sitenin yönetiminin de bu şirketi denetlemediği açıkça görülmektedir. Dolayısı ile söz konusu güvenlik hizmetlerinin eksik ve ayıplı olduğu, yaşanan olay nedeni ile ilgili idare ve şirketlerin meydana gelen zarardan müşterek ve müteselsilen sorumludur” denildi.

“HUZURUM DA ÇALINDI”

Akmanlı’nın avukatı Eren Emre Yener, büyük inşaat şirketlerinin yaptıkları konut projelerinin reklamını yaparken huzur ve güvenliğin altını çizdiğini söyleyerek ‘Müvekkilimde aslında diğer ev sahipleri gibi 4 duvarı değil vaat edilen huzur ve güveni satın aldığını zannetti. Söz konusu hırsızlık olayının ardından aslında evden çalınan ziynet eşyası dışında en önemlisi müvekkilimin evdeki huzuru ve güvenin çalınmış olmasıdır. Yaşadıklarından sonra eşini ve çocuklarını evde yalnız bırakamamış , bütün uyku düzenleri bozulmuştur. Bu davayı açma amacımız çalınan ziynet eşyalarını kurtarmak değil bu tarz mağdur edilen vatandaşlara örnek olması ve daire sakinin başına bir iş geldiğinde ortadan kaybolan inşaat şirketlerine dikkat etmelerini rica ediyorum” dedi.

Avukat Yener, davada müvekkilinin mağdur olduğunun talep ettikleri bin TL maddi ve 500 TL manevi tazminat talebinden de maddi bir beklenti içinde olmadıklarını altını çizerek “Herhangi bir maddi beklenti ile değil tam aksine bu dava sonucundan çıkacak kararın emsal teşkil etmesi ve başkalarının da mağdur olmamasını amaçlamaktayız. Dava lehimize sonuçlanması neticesinde inşaat şirketlerinin , güvenlik şirketlerinin ve site yönetimlerinin tüm ayıplı hizmetlerinden sorumlu oldukları ve vatandaşın mağduriyetlerini gidermekle yükümlü oldukları hüküm altına alınmış olacaktır” diye konuştu.

Etiketler
Lüks Mahkeme