Ahmet Şık’ın fezlekesi Adalet Bakanlığı'na gönderildi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Bağımsız İstanbul Milletvekili Ahmet Şık hakkında, Boğaziçi Üniversitesi eylemleri sırasındaki "sokağa çıkın" çağrısı yaptığı gerekçesiyle, dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle hazırladığı fezlekeyi Adalet Bakanlığına gönderdi.

Alınan bilgiye göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Milletvekili Ahmet Şık'ın, Boğaziçi Üniversitesindeki eylemler sırasında yaptığı açıklamaları "suç işlemek için alenen tahrik" suçu kapsamında değerlendirdi.

Başsavcılık, Şık hakkında dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle hazırladığı fezlekeyi, TBMM'ye sunulmak üzere Adalet Bakanlığına gönderdi.

TBMM'de önce Anayasa ve Adalet Komisyonu üyelerinden oluşan karma komisyonda ele alınacak fezleke, Genel Kurulun gündemine getirilmesi halinde karara bağlanacak.

Soruşturma 5 Nisan'da başlatıldı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 5 Nisan 2021'de, Ahmet Şık hakkında soruşturma başlatmıştı.

Başsavcılıktan yapılan açıklamada, bazı internet siteleri ve sosyal medya mecralarında, İstanbul Milletvekili Şık'ın, "Boğaziçi protestolarını bahane ederek, 'bu hükümet seçimle gitmeyecek, sokağa çıkın' çağrısında bulunduğuna dair haberler yapıldığı" belirtilmiş, bunun üzerine, Şık, hakkında TCK 214. Maddesi kapsamında "suç işlemek için alenen tahrik" suçundan soruşturma başlatıldığı kaydedilmişti. (AA)

AHMET ŞIK NE DEMİŞTİ?

Ahmet Şık, Boğaziçi’ne atanan Melih Bulu’yu protesto ettikleri için gözaltına alınan öğrencilerin serbest bırakıldığı gün yaptığı açıklamada “Kimse seçimle gidiyorlar sayıklamasının peşinden gitmesin artık. Çünkü mafyayla; hukukla mücadele edilmez. Bunların hukuku ile mücadele edilmez. Evrensel hukuk normlarının olduğu bir hukukla mücadele etmek için herkes yurttaşlık görevini yerine getirmeli, bu mücadeleye omuz verilmeli. İsim vererek de söyleyeceğim Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı veli toplantısında anne babalara yaptığı çağrıyı kimse ciddiye almasın. Burada çok ağır bir yük var ve bu yükü kaldırmak sadece bu genç arkadaşların tek başına yüklenebileceği bir ağırlık değil bu. Hep birlikte ona el atmamız gerekiyor ve hep birlikte o taşı kaldırıp atacağız. O taşın adı saray rejimi” demişti.